Hava Durumu

“Bu feryada kulak verin!”

Türkiye Kamu-Sen Gaziantep Şube Başkanı Kemal Kazak, sağlık çalışanlarının sorunlarına ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Sağlık çalışanlarının Mart ayından bu yana büyük bir özveri ile Covid-19 salgını ile mücadelede canla başla mücadele ettiklerini kaydeden Kazak, sağlık çalışanlarının feryatlarının duyulması gerektiğini söyledi.

Haber Giriş Tarihi: 11.01.2021 15:48
Haber Güncellenme Tarihi: 11.01.2021 17:48
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.gazeteekspres.com/
“Bu feryada kulak verin!”

Covid-19 Salgını dünyada etkisini sürdürmeye devam ediyor. Türkiye’de de görülen vakalara karşı alınan sıkı tedbirler ile salgın önemli ölçüde kontrol altına alınırken, salgını ile mücadelede ön saflarda mücadele eden sağlık çalışanları tükenme noktasına geldi. Sağlık çalışanlarının sorunlarına ilişkin açıklamalarda bulunan Türkiye Kamu-Sen Gaziantep İl Temsilcisi Kemal Kazak, sağlık çalışanlarının sesine kulak verilmesi gerektiğini söyledi.

GAZİANTEP’TE VAKALAR AZALDI

Gaziantep’te vaka sayılarının azaldığını kaydeden Kazak, “2020 Kasım ayında pik seviyesine ulaştığımız Gazi şehrimizde, yeni İl Sağlık Müdürü Dr. Ümit Mutlu Tiryaki ve ekibinin kararlı ve azimli mücadelesi ile vaka sayılarında bir hayli gerileme yaşanmış ve şehrimiz rahat bir nefes almıştır. Özellikle filyasyon çalışmalarını yakından takip edişi ve sahada görev yapan kahraman sağlık çalışanlarıyla iletişimi ve dokunuşuyla takdiri hak etmiştir.  Bu nedenle; takım ruhuyla hareket eden İl Sağlık Müdürümüz Dr. Ümit Mutlu Tiryaki’ye, Daire Başkanlarımıza, emeği geçen kurum idarecilerimize ve sahada gösterdikleri cengâverlik ile adeta destan yazan fedakâr sağlık emekçilerine ne kadar teşekkür etsek azdır. Tarih kendilerini yazar mı? Bilemiyorum. Ama çok zor çalışma koşullarına rağmen, kendileri sağlık hizmetlerinin sunumunda bir tarih yazıyorlar. Sahanın kahramanlarına en kalbi duygularımla sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Karakter abidesi bu ekibin bir parçası olmaktan da ayrıca onur duyuyorum.”

“SAĞLIK ŞEHİTLERİNİN AİLELERİ MAĞDUR EDİLMEMELİ”

Hükümet yetkililerinden beklentileri olduğunu kaydeden Kazak, “Yüzlerce sağlık çalışanının kara toprağa ve binlercesinin yataklara düştüğü bu süreçte Covid-19’un kamu çalışanları için meslek hastalığı kabul edilmesi ve vazife malullüğü kapsamına alınmasıdır. Bu uygulama için de illiyet bağı aranmamalı,  vazife malullüğü ve 2330 Sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkındaki Kanun derhal hayata geçirilmelidir. Sağlık şehitlerimizin geride bıraktıkları ailelerin mağdur edilmemelidir. 3600 ek ödeme sözü yerine getirilmeli ve bütün kamu görevlilerini kapsamalıdır. Geçmiş dönem kayıplarımızın telafisi için ek zam verilmelidir. Döner sermaye sistemi revize edilmeli ve adil bir sistem getirilmelidir. Şiddet ve mobbinge gerçek manada caydırıcı önlemler alınmalıdır. Ehliyet ve liyakat hâkim kılınmalı,  sadece devlete ve millete sadakat esas alınmalıdır. YHS’daki görev yapan kamu çalışanları GİHS’na geçirilmelidir. Kadrolu istihdam dışındaki bütün ucube modelleri terk edilmeli ve tüm çalışanlar kadrolu olmalıdır. Memurun başının belası olan ve canından bezdiren vergi dilimleri yeniden düzenlenmelidir.”

MEMUR ZAMMI VE ENFLASYON

“Çalışan kamu görevlisine 1 Ocak’tan itibaren %7.36 zam yapılacaktır. Bu oranın  %3 toplu sözleşme kaynaklı %4.36’sıda enflasyon farkından dolayıdır. Görülüyor ki; enflasyon farkı toplu sözleşme kazanımından daha yüksek durumda. Sorgulanması gereken 1.durum yetkili konfederasyonun toplu sözleşme masasındadoğru pazarlık yapamaması ve kamu çalışanlarını yoksulluğa mahkûm etmesidir. Kamu çalışanları yıllardan beri kendilerini yoksulluğa mahkûm eden yetkili sendikadan hesap sormalıdır. İkinci durum ise enflasyon farkının gelecek dönemi kapsaması nedeniyle; geçmiş döneme ait kayıplarımız nasıl telefi edeceğidir. Verilen enflasyon farkı 6 ay geriden gelmektedir. Bu da memur maaşlarının enflasyon karşısında sürekli erimesine yol açmaktadır. Kısacası enflasyon atlı, memur yaya bırakılmıştır.

Kaldı ki;  TÜİK’in açıkladığı enflasyon ile çarşı-pazardaki enflasyon birbirinden çok farklı. Pek çok ürüne yüzde 20-30 arasında zam yapılırken, açıklanan 2020 yılı enflasyon oranının yüzde 14’ün çok çok üzerinde olduğu söyleyebiliriz. O sebeple; kamu çalışanlarının maaşlarına da yapılan zamlar oranında artış yapılmalıdır. Bugün pek çok kamu çalışanı yoksulluk sınırının altında maaş almakta ve yüzde 75-80’ninin bankalara borcu bulunmaktadır.”

ENFLASYON SEPETİ REVİZE EDİLMELİ

“2020 yılı enflasyon hesaplama sepetinde 900’e yakın ürün var. Bu ürünlerin birçoğunu hiçbir vatandaşımız kullanmıyor veya çok azını kullanıyor. Dolayısıyla doğru bir enflasyon hesaplaması için temel kullanılan ürünler esas alınmalıdır.

Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Doğru bir enflasyon hesaplaması için, gıda, kira, giyim, sağlık, ulaşım ve yakıt gibi temel ürünlerin baz alınmalı ve ortaya çıkan rakamlar üzerinden enflasyon farkı ve refah payı verilmelidir.”

İNSANCA BİR YAŞAM İSTİYORUZ

“Ülkemizin gerçeklerini biliyoruz. Şatafat veya lüks bir yaşam istemiyoruz. Sadece alın terimizin karşılığını ve çocuklarımıza iyi bir gelecek sunmak istiyoruz.”

KAMU ÇALIŞANININ KURTULUŞ REÇETESİ

“Memur, memur emeklisi ve aileleriyle birlikte yaklaşık 20 milyon insanın müreffeh bir hayat sürmesini tesis edecek olan ve Türkiye Kamu Sen olarak ta; sürekli dile getirdiğimiz “Memur Paketi’nin” bir an önce hayata geçirilmesini istiyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.

A.DUMAN

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.