Eskiden yeni yıl, kartlarla, kartvizitlerle yapılırdı. Bunlar için mektup zarflarından çok daha küçük zarflar kullanılırdı. Kutlamalar PTT aracılığıyla yapılırdı.

            O günlerin Akbaba, Karikatür, Şaka gibi çok güzel mizah dergilerinde, giden yıl ile gelen yıl konusunda karikatürist Ramiz, Ural gibi karikatüristlerin, insanı düşündürücü, güldürücü karikatürleri yer alırdı.

            Çoğu zaman karikatüristler eski yılı yaşlanmış, sakalı uzamış bir adam olarak, yeni yılı da küçük bir çocuk olarak tasvir ederlerdi.

            Genelde yeni yıl, geçen yıldan daha iyi, daha bereketli geçerdi. 

            Güzel günlerdi…

            ***

            Bugün Kutlamalar elektronik olarak yapılmakta.

Öğrencilerim, tanıdık ve dostlarım yeni yılımı kutluyorlar. Sağ olsunlar.

            Ben yeni yılı kutlamaktan korkuyorum. Çünkü çok kötü bir yıl geçirdik. Görünen odur ki yeni yılın daha çok sıkıntılar içerisinde geçeceği kendini hissettiriyor.

            Hayat pahalılığı, geçim zorluğu olduğu ve insanın kafa rahatlığı olmadığı bir yaşamı içine alacak bir yılı nasıl kutlamalıyım.

            Bizi yönetenler hep işi Allah’a havale ediyorlar, Allah yaptı diyorlar.

            Ben de öğrencilerimin, arkadaşlarımın ve herkesin, İnşallah iyi geçecek yeni yılını kutluyorum.

             ***

             Bektaşi, gemiyle seyahat ediyordu. Birden bire fırtına patlak verir. Bektaşi çok korkar. ‘Aman Allah’ diye bağırmaya başlar. Bektaşi’nin bu halini gören yolcular:

            -Baba ne korkuyorsun. Allah Kerim’dir.

            Bektaşi:

            -Kerim olduğunu biliyorum.  Ama ya balıkları düşünürse.

                                                                                          Orhan YALKIN