2019 yılından bu yana hayatımızda yer alan koronavirüs ile birlikte maskeli, sosyal mesafeli yaşam tarzımız oldu. Birçok insan sevdiklerini kaybetti.
Bu virüs mutasyona uğradıkça, daha tehlikeli bir hal alıyor. Buna rağmen hala hastalığın uydurma olduğunu düşünerek, aşı olmayan insanlar var.
Dünya’nın birçok ülkesinde aşı olunmasıyla ilgili çeşitli promosyonlar, ödüller veriliyor. Aşı olmayanlara kısıtlamalar geliyor. Aşı olmayan, sinemaya, konsere, tiyatroya gidemiyor.
Yani aşı yoksa, özgürlük de yok…
**
Ülkemizde de aşılama son hız devam ediyor. Bizim ülkemizde de hastalığa inanmayıp, aşı olmayan hatırı sayılır bir kesim var.
Bilimi reddetmek nasıl bir düşünce tarzıdır. Bende bunu anlamıyorum. Covid’e yakalanan birisiyle konuşun. Nasıl ciddi sıkıntılar yaşadıklarını, nasıl nefes alamadıklarını bir dinleyin.
Aşı olmayarak, neyi ispatlamaya çalışıyorsunuz?
**
Bana göre bizim ülkemizde de, aşı olmayanlar bir takım hizmetleri alamasınlar. Bizler aşı olup, sosyal mesafe kurallarına uyuyorsak, aşı olmayanlar ve sosyal mesafe, maske kuralına uymayanlar yüzünden kısıtlanmayalım.
Aşı olmayan kısıtlansın. Bilerek ve isteyerek aşı olmuyorsa, bankada işlem yapamasın. Çarşıya gidemesin. Emekliyse, aşı olana kadar emekli maaşının belirli kısmı bloke edilsin.
Onlar, bilimi inkar ediyor diye, biz sosyal yaşantımızdan neden taviz verelim.
Aşı yoksa, özgürlük de yok…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Semra ÖZTÜRK AKTAŞ
Aşı yoksa, özgürlük de yok…
2019 yılından bu yana hayatımızda yer alan koronavirüs ile birlikte maskeli, sosyal mesafeli yaşam tarzımız oldu. Birçok insan sevdiklerini kaybetti.
Bu virüs mutasyona uğradıkça, daha tehlikeli bir hal alıyor. Buna rağmen hala hastalığın uydurma olduğunu düşünerek, aşı olmayan insanlar var.
Dünya’nın birçok ülkesinde aşı olunmasıyla ilgili çeşitli promosyonlar, ödüller veriliyor. Aşı olmayanlara kısıtlamalar geliyor. Aşı olmayan, sinemaya, konsere, tiyatroya gidemiyor.
Yani aşı yoksa, özgürlük de yok…
**
Ülkemizde de aşılama son hız devam ediyor. Bizim ülkemizde de hastalığa inanmayıp, aşı olmayan hatırı sayılır bir kesim var.
Bilimi reddetmek nasıl bir düşünce tarzıdır. Bende bunu anlamıyorum. Covid’e yakalanan birisiyle konuşun. Nasıl ciddi sıkıntılar yaşadıklarını, nasıl nefes alamadıklarını bir dinleyin.
Aşı olmayarak, neyi ispatlamaya çalışıyorsunuz?
**
Bana göre bizim ülkemizde de, aşı olmayanlar bir takım hizmetleri alamasınlar. Bizler aşı olup, sosyal mesafe kurallarına uyuyorsak, aşı olmayanlar ve sosyal mesafe, maske kuralına uymayanlar yüzünden kısıtlanmayalım.
Aşı olmayan kısıtlansın. Bilerek ve isteyerek aşı olmuyorsa, bankada işlem yapamasın. Çarşıya gidemesin. Emekliyse, aşı olana kadar emekli maaşının belirli kısmı bloke edilsin.
Onlar, bilimi inkar ediyor diye, biz sosyal yaşantımızdan neden taviz verelim.
Aşı yoksa, özgürlük de yok…