Cumhurbaşkanı adayı  Ekmeleddin İhsanoğlu, başbakan Erdoğan’ın başbakan olarak kalması gerektiğini  söyledi. Sakin tavrı ve yumuşak üslubu ile eleştirilerini yaptı.

İhsanoğlu’nun, “ inançlı bir insanım. Ama ben dinin siyasete kullanılmasını istemiyorum. Böyle yaparsanız ayrımcılık yapıyorsunuz. Çünkü herkes inanmıyor, sizin gibi düşünmüyor. Artık din istismarı yeter, bu millet bunu istemiyor. Bir arada yaşamak bizim kültürümüzde var.” Söylemi bana göre iktidara ince bir göndermeydi.

İktidara kendi söylemleri üzerinden göndermeler yapan Cumhurbaşkanı adayı  Ekmeleddin İhsanoğlu; Siyaseti bilmediği eleştirilerine tepki gösterirken iç ve dış politikayı gayet iyi bildiğini vurguladı. İhsanoğlu onu yapamaz, bunu yapamaz deniliyor. Öyleyse  neden korkuyorsun ondan, bırak yapmasın. Sen ne yapacağını söyle. Köprüyü, barajı yapamazsın onu hükümet yapacak. Bu parti seçimi değil. Çok farklı düşünmek lazım. Ben bu camianın yabancısı değilim, bu teklifi talebi geldiğinde istişare yaptım. AK Parti kurucuları vardı, onlar da teşvik ettiler. Aslında onlar Başbakan’ın hizmetinin devam etmesini istiyorlar” söylemi ise Ak parti içerisinde sıkıntı yaşatabilir.

İhsanoğlu’nun özgürlükler ve tanınmadığıyla ilgili  AKP’lilerin eleştirilerine yaptığı yoruma göndermesi siyaseti bildiğinin göstergesiydi.  Cevaba bakacak olursak; “9 sene dünyanın 2. büyük kurumunun genel sekreterliğini yaptım. Benim googledan tanındığımı söyleyenler önce googlenin üzerindeki yasakları kaldırsınlar. Fikir hürriyeti, basın hürriyeti, iletişim hürriyeti önündeki engelleri kaldırsınlar ondan sonra konuşsunlar"  ince bir gönderme yapıldı.

İnsanoğlu, toplantı süresince siyasetçide özlenen tavır içerisinde eleştirisini yaptı. Halk bağıran çağıran, azarlayan siyasetçiye tahammül edemiyor.

Üslup,tavır, ses tonu  ve yaptığı eleştirilerle özlenen siyasetçi profilini çizdi. Eşinin zerafeti ise dikkat çekiciydi. Modern Türk kadınını temsilin güzel bir örneğiydi. Bence gayet olumlu bir ziyaret oldu. Hazırlayanların ellerine sağlık.