Şimdi başlık bu olunca geri bıraktırılmış bir toplumda akla ilk gelen, karşı cinsle yasa dışı ve ahlaki olmayan cinsel ilişki gelmektedir. Bu da bir başka çeşitte...
Burada söylemek istediğim çeşit çeşit aldatmanın olduğu ve bunun bireysel hoşgörü, toplumsal karşılığı, yorumu, kabulü… Hani yetkili bir kadın(!) Bir kereden bir şey olmaz dedi de... Dediği ile kaldıydı. Bakanlığına alınan piyasa fiyatı 3 lira olup, 9 liradan faturalandırıldığı temizlik malzemesi için PİSLİĞİ temizlemeye yetmeyen haram kazanç sahipleri, uyuşturucuyu pudra diye bak kuş geçiyor kandırmacası ile getirenleri, Malum kurslarda onlarca çocuğu istismar edenlerin senaryosu dramken, şaka mı zannedelim. İçinde ne kadar mesaj, uyarı olsa da Tiyatro yapanın da, seyre gidenin de gülmekten göz yaşlarını tutamadığı, karnına ağrılar giren kasılmalar yaşadığı oyunlar, genellikle bel altı ifadeler içermektedir. Burada Tiyatro yapanın da seyredenlerin de bilinçli bir tercih yaptığı açıktır. Herkes mırıldansa da halinden memnun kölelik hastalık boyutundadır. Ancak yaşam, her ne kadar bir oyun gibi algılansa da bir gün bittiğinde gidene AF, sorulanlara DERS ;
"Hakkınızı Helal Ediyor musunuz?" Diye soruluyor, bilesiniz.
Toplum, ekonomik, dinsel, sosyal bir sömüren ve sömürülen düzeni içinde kurtuluşu daima bir başkasından bekleyerek sürüklenmektedir. Kitap okurluk oranı %2, Eğitim ortalaması ilk okul seviyesinde olunca toplumun her türlü aldatmaya, aldatılmaya açık olduğu, Teoloji ile teknolojiyi birbiri ile karıştırmanın sonucunun mutsuzluk olduğu görülmektedir.
Kurtuluş Destanını yazan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK "Benim Manevi Mirasım Bilim ve Akıldır" diyor. Yol belli...
Dini kötü amaçlarına dayanak yapıp Toplumu çarpıtılmış söylemlerle kandıranlar, dini alet ederek çıkarlar sağlayanlara karşı Kur'an şöyle uyarıyor: ''Sakın, aldatan sizi Allah ile aldatmasın!'' (Lukman, 33, Fátır, 5; Hadid, 14). Allah ile aldatma ve aldanmada fail haşa, Allah değildir. Rahmetli İlahiyat Fak.Dekanı Prof.Dr.Yaşar Nuri Öztürk "Allah ile Aldatmak" isimli kitabında, Kur'an, "Allah ile aldatılmayın!" ihtarında bulunmasına rağmen Türk halkı, dinine olan derin saygısı yüzünden Allah ile aldatılıyor. Allah ile aldatmak; dini; çıkar, koltuk, baskı, egemenlik aracı yapan bir sanayi koludur. İşin esası bakımından ne dini vardır ne de imanı. Onun dini-imanı, Tanrısı, ibadeti hep çıkarı ve hesabıdır.
Allah ile aldatanlar dokunulmaz, eleştirilmez bir "tahakküm teolojisi" oluşturmuşlardır. Türkiye'de bu teolojiyi egemen kılmak istiyorlar ve bunda büyük ölçüde başarılı olmuşlardır..
Bu bir Haçlı-İngiliz siyasetidir. Atatürk bu şeytani siyaseti, ta 1920'de Müslüman dünyaya tanıtıyor; İngilizlerin siyasetinin 'İslam'ı İslam'la yok etme siyaseti' olduğunu ilan ediyor. Bunların yerli -yabancı kim olduğunu herkes biliyor. Şimdi bu kokuşmuş fitne malzeme dolu küfeyi sırtımızdan atma vaktidir.
Aklın egemenliğinde, mutluluğa...
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Sait Köse
ALDATMAK
Şimdi başlık bu olunca geri bıraktırılmış bir toplumda akla ilk gelen, karşı cinsle yasa dışı ve ahlaki olmayan cinsel ilişki gelmektedir. Bu da bir başka çeşitte...
Burada söylemek istediğim çeşit çeşit aldatmanın olduğu ve bunun bireysel hoşgörü, toplumsal karşılığı, yorumu, kabulü… Hani yetkili bir kadın(!) Bir kereden bir şey olmaz dedi de... Dediği ile kaldıydı. Bakanlığına alınan piyasa fiyatı 3 lira olup, 9 liradan faturalandırıldığı temizlik malzemesi için PİSLİĞİ temizlemeye yetmeyen haram kazanç sahipleri, uyuşturucuyu pudra diye bak kuş geçiyor kandırmacası ile getirenleri, Malum kurslarda onlarca çocuğu istismar edenlerin senaryosu dramken, şaka mı zannedelim. İçinde ne kadar mesaj, uyarı olsa da Tiyatro yapanın da, seyre gidenin de gülmekten göz yaşlarını tutamadığı, karnına ağrılar giren kasılmalar yaşadığı oyunlar, genellikle bel altı ifadeler içermektedir. Burada Tiyatro yapanın da seyredenlerin de bilinçli bir tercih yaptığı açıktır. Herkes mırıldansa da halinden memnun kölelik hastalık boyutundadır. Ancak yaşam, her ne kadar bir oyun gibi algılansa da bir gün bittiğinde gidene AF, sorulanlara DERS ;
"Hakkınızı Helal Ediyor musunuz?" Diye soruluyor, bilesiniz.
Toplum, ekonomik, dinsel, sosyal bir sömüren ve sömürülen düzeni içinde kurtuluşu daima bir başkasından bekleyerek sürüklenmektedir. Kitap okurluk oranı %2, Eğitim ortalaması ilk okul seviyesinde olunca toplumun her türlü aldatmaya, aldatılmaya açık olduğu, Teoloji ile teknolojiyi birbiri ile karıştırmanın sonucunun mutsuzluk olduğu görülmektedir.
Kurtuluş Destanını yazan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK "Benim Manevi Mirasım Bilim ve Akıldır" diyor. Yol belli...
Dini kötü amaçlarına dayanak yapıp Toplumu çarpıtılmış söylemlerle kandıranlar, dini alet ederek çıkarlar sağlayanlara karşı Kur'an şöyle uyarıyor: ''Sakın, aldatan sizi Allah ile aldatmasın!'' (Lukman, 33, Fátır, 5; Hadid, 14). Allah ile aldatma ve aldanmada fail haşa, Allah değildir. Rahmetli İlahiyat Fak.Dekanı Prof.Dr.Yaşar Nuri Öztürk "Allah ile Aldatmak" isimli kitabında, Kur'an, "Allah ile aldatılmayın!" ihtarında bulunmasına rağmen Türk halkı, dinine olan derin saygısı yüzünden Allah ile aldatılıyor. Allah ile aldatmak; dini; çıkar, koltuk, baskı, egemenlik aracı yapan bir sanayi koludur. İşin esası bakımından ne dini vardır ne de imanı. Onun dini-imanı, Tanrısı, ibadeti hep çıkarı ve hesabıdır.
Allah ile aldatanlar dokunulmaz, eleştirilmez bir "tahakküm teolojisi" oluşturmuşlardır. Türkiye'de bu teolojiyi egemen kılmak istiyorlar ve bunda büyük ölçüde başarılı olmuşlardır..
Bu bir Haçlı-İngiliz siyasetidir. Atatürk bu şeytani siyaseti, ta 1920'de Müslüman dünyaya tanıtıyor; İngilizlerin siyasetinin 'İslam'ı İslam'la yok etme siyaseti' olduğunu ilan ediyor. Bunların yerli -yabancı kim olduğunu herkes biliyor. Şimdi bu kokuşmuş fitne malzeme dolu küfeyi sırtımızdan atma vaktidir.
Aklın egemenliğinde, mutluluğa...