Gazetelerde “Hesap soracağız” ya da “Hesap verecekler” demeçlerini okumaya başladığınız anda “Adayların kuluçkadan çıkma mevsimi” gelmiş demektir.

Genellikle bir önceki seçimlerin tamamlanmasının ardından 3 ya da 4 yıl sonra ortaya çıkarlar. 3 yıl boyunca ipek kozalarından çıkacakları günü beklerler.

Kozalarının içi, onları siyasi atmosferden uzak tutar, seslerini duyamazsınız bu süreçte. Bütün hedef, zamanı geldiğinde bir cengaver gibi ortaya çıkmaktır.

İlk etapta seçim döneminde birlikte çalışılan parti emektarları hatırlanır. Aranır hâl hatır sorulur.

Sonra partilerin etkinliklerinde boy gösterilmeye başlanır.

Ardından gazetelere demeç verme vakti gelmiştir. “Ben buradayım” demek lazımdır, değil mi ya?

**

İstediği zaman gazetelere demeç, bülten gönderecek imkânı vardır. Ama seçim dönemini bekler.

Mesela şehrinde Tugay Arazisi tartışılırken sesi çıkmaz. Çünkü daha zamanı gelmemiştir.

Şehirdeki mülteci sorunu, trafik, eğitim, asayiş olayları…

Hadi bunları geçelim, belki ilgi alanına girer; Baroların adalet nöbetleri…

Hekimlerin hak mücadelesinin yok mudur yanınızda, olumlu veya olumsuz bir demeçlik yeri…

Henüz seçim lafı ortada yokken, neden ses verilsin? Değil mi…?

**

Ama ne zaman ki protokol, sarımsak hasadında çiftçinin sorusunu cevaplamaz, tam zamanıdır “Hesap verecekler” demecini patlatmanın.

Bundan sonra aday belirleme sürecine kadar devam eder demeçler, merak etmeyin.

Adaylık vizesini alanlar 2 yıl boyunca şehrin kurtarıcısı olarak, dolaşırlar aramızda.

Nasılsa bizim insanımız mütevazidir.

“Hesap soracağım dediğin kişilerin, senin aday olduğun seçimden sonraki üçüncü sarımsak hasadı. Neden şimdi?” demez.

Partinin emekçileri “Biz 3 yıldır kapı kapı gezerken sen nerelerdeydin?” sorusunu yöneltmez.

Seçimden sonra 3 yıl boyunca yüzünü göremeyeceğini bile bile arkanda yerlerini alırlar.

Bilirler aslında, amacının şehir değil de sıcak bir makam koltuğu olduğunu.

Onlar parti kararını yere düşürmemek adına yanında olurlar. Ama sen kerameti kendinde sanırsın.

**

Hesap soracağını söylediğin kişiler, yanlışlar da yapsa 3 yıldır halkın arasındadır.

Onlara 3 yıldır, aday olmayı aklına getirmeden hesap soranlar da vardır.

Ama mevsimi geldiğinde sen çıkarsın ortaya ve ardı ardına patlatırsın demeçleri;

“Hesap soracağız, hesap verecekler…”

Burası tam iğne çuvaldız hikayesinin yeri. Değil mi?

Hesap sormaya kendinizden başlasanız, sayın kıdemli adayım;

“3 yıldır ben neredeydim...?”