31. Yılında bulunduğum , Uluslararası Kara Nakliye sektörü mesleki geçmişimde , en zoru 90 başlarında olan dönemdi . Günümüzdeki dijital bilgi çağının ve iletişim imkanlarının hiç birinin olmadığını düşünün . Yasal mevzuatın çok az bir kesim tarafından bilindiğini , karşı karşıya kalınan bazı risklerde sorunlarda gerçek anlamda kimsenin bir fikri , bilgisi olmadan el yordamıyla ilerlendiğini, son derece kısıtlı bir iş hacmi olduğunu, eski model konvansiyonel araçlarla çalışmanın zorluğunu düşünün , işte o zaman beni daha iyi anlarsınız ...

Bir de elinizi taşın altına koymaktan ve o kurumun menfaati için sorumluluk ve risk almaktan korkmayan birisi iseniz çok kötü !

 Günümüzde de , benim gibiler için unutulanlar dışında yeni bir şey yok !

İdealleriniz , hedefleriniz, üstlendiğiniz sorumluluklar için , en güzel vakitlerinizi harcamayı , ailenizi ve çocuklarınızı en son hatırlamayı ,hatta sağlığınızı feda etmeyi göze alsanız da , gerçek anlamda kimseye yaranamazsınız , hatta tecrübe ile sabittir ki ,bazıları , fırtına dindikten sonra sizi ilk limanda gemiden atar ...

Verdiğiniz mücadele , gece gündüz çalışma,hiç bir şey nazarı dikkate görünmez de , mücbir sebeplerle gerçekleşmeyen bir şey, öngörülmeyen kötü bir sonuç veya ekibinizin bir hatası olmaya görsün , ya bir firma sahibi ya da bir üst yönetici size dolaylı veya açık ,ağzına geleni söyler , kendisi haritada bir ülkenin yerini bile gösteremez ama olsun , siz saygınız gereği susarsınız ama o size işinizi öğretmeye veya nasihatta bulunmaya cüret edebilir....

İş hayatı acımasızdır , dünü yoktur , yarını yoktur !Sizin yaşanmışlıklarınız ,ödediğiniz bedeller , çeyrek asırdan fazla bir zaman, bir işe adanmışlık içinde verdiğiniz mesai ,günün sonunda ; iş başvuru formlarında , artık kimsenin umursamadığı önemsiz detaylar olmaktan daha fazla bir anlam ifade etmez ...

Bu da , inandığı değerler uğruna en üst düzey feragat ve fedakarlık ile bedel ödeyenlerin ödediği en acı verici bedeldir .

Meslek hayatım boyunca , ifa ettiğim görevlerin ve bulunduğum sektörün yapısı gereği çektiğim büyük sıkıntı meşakkatler karşısında , bugün, geldiğim noktada bana kendimi iyi hissettiren tek şey ,31 yılda kaleme aldığım eserlerle birlikte,yetiştirdiğim ve sektöre kazandırdığım uzman ve yöneticilerin varlığıdır ...

Geçmişten bugüne ,vicdanımı azap içinde bırakan , ardımda bıraktığım ve göze-göz, dişe-diş hesaplaşmadığım bir çok konu olmasına rağmen , ben kötülüğe karşı iyiliğin, aman dileyen , yardım talep eden düşmanını bile geri çevirmeyen bir iyilik ve asaletin bayrağını yükseltmeyi yeğliyorum ...

“Yolun düşerse kıyıya bir gün,

ve maviliklerini enginin seyre dalarsan,

Dalgalara göğüs gerenleri hatırla.

Selamla yüreğin sevgi dolu.

çünkü onlar fırtınayla çarpıştılar.

Eşit olmayan savaşta.

ve dipsizliğinde enginin yitip gitmeden.

Sana liman gösterdiler uzakta.”