Kadınları yalnız güzellikleriyle görenler, onlara güzellik kaynağı derler; doğru düşünenler ise aylarca sıkıntıya, tehlikeye katlanarak neslin çoğalmasına hizmet ettiklerinden, hayat kaynağı adını verirler; dünyaya getirdikleri çocukları sevgiyle büyütüp adam ettiklerinden eğitim kaynağı; onlara en evvel Allah'ı vc kulluğu tanıttıklarından din kaynağı; her türlü sıkıntıya ve kedere dayandıklarından sabır kaynağı; dertlilere hastalara yardıma koştuklarından, merhamet ve ümit kaynağı demişlerdir.

Bernard de Saint Pierre

Bugün kadınlar günü…

Bütün seçilmişler kadınlar günü ile ilgili  süslü cümlelerden oluşan bir beyanat yayınladılar. Bugün pek çok kutlamada da yer alırlar. Karanfiller, fularlar dağıtırlar. Sizi destekliyoruz, derler. Kadını her zaman yanında durumu kurtarmak için bulunduran siyasiler yine nutuklarını atacaklar. Bizlerde her zaman olduğu gibi alkışlayacağız.

Hiçbirimiz “kadını bu kadar önemsiyorsunuz. Siyasette neden sadece kapı kapı dolaştırmanın dışında bir makama düşünmüyorsunuz” diye sormayız. Çünkü kadın naiftir, zariftir, kibardır.

Bu sorunun sorulacağı gün nasıl olsa gelir, diye bekler.

Siyaseti yönetenler, kadınların temsili önemli diye kota koyarlar. Onda bile laf cambazlığı ile işleri kendi taraflarına çevirecek, açık alan bırakırlar.

Zaten bölgemiz erkeğinin bakış açısına göre kadın ya mutfakta yerini almalıdır. Siyaset, akademisyenlik, iş yaşamında üst düzey yönetici olsa bile kadın evine geldiğinde güçsüz, zayıf olmalıdır. Yoksa erkeğin gururu nasıl okşanacak. Baskın karakterli kadınlar erkeklerin gözünde hoş karşılanmaz. Ona mutlaka bir yakıştırma yapılır.

“Eski şairler kadınını bir bakışına,kaşına kirpiğine, saçına edasına mısra şaheserleri yakarlardı...

Arap ülkelerinde  kız evlatları diri diri toprağa gömülürken,Avrupa’da 19.yüzyıla kadar ’’kadın şeytandır’’safsatası  uyutuldu.

 Zamanla Avrupalılaşma sevdasına ülkemizde kadına bakış bir nebze değişti.Ama itiraf noktasında çağın kadını da masum değil bu konuda; kendini şöhret uğruna,para uğruna,başka şeyler uğruna çok kolay harcadı.

Son zamanlarda ise kadınlar sürekli şiddet olaylarıyla hatırlandı. Şiddetin hangi çeşidi ile talan edilirse edilsin,hoyrat kocaya karşı,zalim erkeğe karşı, karşı korunmalı ve kurtarılması gerektiği ortaya çıktı.

Kadını kurtarmak,durumu kurtarmaktır,yarınları garanti altına almaktır,kadının aydınlanması ülkenin aydınlanması demektir. Bu gerçeği görmek kimsenin işine gelmiyor. Aydın kadın, aydın nesiller yetiştirir.

Eğer günü kutlamak kuru kuru nutuk atmaksa,siyasiler ve sivil toplum kuruluşları,yarın en okkalısından nutuklarını atarlar...kadınlar kurtulur!!!”