Hava Durumu

Dinlediğiniz insanlara dikkat edin…

Yazının Giriş Tarihi: 20.02.2014 17:25
Yazının Güncellenme Tarihi: 20.02.2014 17:25

“Akıl akıldan üstündür” demiş atalarımız, akıl akıldan üstündür ama akıl verenin niyetinin nasıl olduğu da önemlidir. Bir iş yaparken, bir karar verirken güvendiğiniz insanlardan fikir alırız.  Danışmak, karşılıklı fikir alışverişinde bulunmak çok önemlidir. Ama karşınızda size akıl veren kişinin niyeti de bir o kadar önemlidir.  Fikir alın ama kendi akıl süzgecinizden de geçirmeyi atlamayın.

Özellikle bir makam sahibiyseniz,sürekli etrafınızda sizi yönlendiren kişilerin niyetlerini iyice anlamakta fayda olduğunu düşünüyorum. Şahit olduğumuz olaylar var. Bulunduğu makamı iyi niyetle yönetmeye çalışan bir kişi, çevresinde bulunan iki akıl hocasının yanlış yönlendirmeleri ile her geçen gün değer kaybediyor. Bu kişi dostlarının uyarılarına nedense kulak kabartmıyor.

Bakın, geçenlerde okuduğum bir öyküyü sizlerle paylaşayım.

Padişahın yakınlarından bir beyin çok güzel bir atı vardı. Bir gün o ata binip padişahın alayına katıldı. Padişahın gözü, ansızın o ata takıldı. Böyle bir at kendi sürüsünde yoktu. Atın çalımı, rengi padişahın gözünü aldı, attan gözünü ayıramıyordu. Çevikliği, güzelliğiyle beraber atta padişahı çeken bir şey vardı. Önce önemsemek istemedi ama, gönlü atı istiyordu.

Padişah geziden dönünce, vezirine durumu açtı. Yolda bir at gördüğünü, derhal gidip o atı, sahibinden alıp, getirmelerini emretti.

Padişahın adamları, hızla atın sahibi beyin yanına geldiler. Padişahın atı çok beğendiğini, ne fiyat isterse hemen vereceklerini bildirdiler. Bey, beyninden vurulmuşa döndü. O güzelim, canı gibi sevdiği atını padişah istiyordu ha! Ne yapacağını, ne söyleyeceğini şaşırdı. Padişahın adamlarını oyalamak için onlara yemek ikram etti. Onlar yemeklerini yerken İmadülmülk aklına geldi. Hemen durumu ona danışmalı, ondan akıl almalıydı. Çünkü o, zamanın en bilgini, en akıllısı, en güzel ahlaklısıydı. Kaç kere vezirliği bırakıp, ibadet için uzlete çekilmişse de padişah ona yalvararak izin vermemişti.

Atın sahibi üzüntülü bir halde İmadülmülk'ün yanına koştu.

- Ey benim en büyük yardımcım! Yardımına ihtiyacım var. Padişah benim her şeyden daha çok sevdiğim atımı istemiş. Onu alırsa ben yaşayamam. Her şeye dayanırım da atımın elimden alınmasına dayanamam. Bey hem söylüyor, hem ağlıyordu. İmadülmülk, beyin bu halini görünce gözleri yaşardı. Ona yardım etmeye karar verdi. Doğru padişahın huzuruna gitti. Bir taraftan Cenab-ı Allah'a:

- "Ya Rabbi! Genç bey padişaha karşı gelmekte hata ediyor ama Sen yine de ona yardımcısı ol." diye yakarıyor, inşallah atını padişah almaz diye dua ediyordu.

O sırada seyisler, beyin o güzel atını padişahın yanına getirdiler. İmadülmülk gerçekten de eşine nadir rastlanan bir at diye düşündü.

Padişah, bir müddet ata hayran hayran baktı, yüzünü imadülmülk'e döndü.

- "Ey büyük insan! Güzel bir at değil mi? Sanki yeryüzünden değil de, cennetten gelmiş." dedi.

İmadülmülk:

- "Padişahım! Ata gönlünü öyle kaptırmışsın ki, hatalarını göremiyorsun. İyice bir bak bakalım. Aslında çok güzel, çok çevik bir at ama bedenine göre başı kusurlu. Başı adeta öküz başına benziyor.

Padişah fikirlerine her zaman hürmet ettiği İmadülmülk'den bu sözleri duyunca at, gözünden düştü. Padişah:

- "Doğru söyledin! Artık eskisi gibi güzel göremiyorum. Bunu sahibine geri verin" dedi.

Padişah, at hakkındaki bu yermeyi bir kerecik duymakla gönlü attan soğudu. Kendi gözünü ve aklını bıraktı, İmadülmülk'ün sözünü kabul etti.

Öğütler:

* Kişinin her gördüğüne sahip olmak istemesi müsrifliktir.

* İnsan danışacağı kimseleri iyi seçmelidir.

Ne diyelim. “Anlayana sivrisinek saz,anlamayana davul zurna az”

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.