7 Haziran seçimlerinde insanlar Ak Parti’ye kendinize çeki düzen verin derken, muhalefete de iktidar için hazırlanın demişti. Muhalefet Partileri bu uyarıyı değerlendiremedi. Ak parti ise ders aldığını söyleyerek meydanlara çıktı. Halk 1 Kasım’da ise bu defa istikrar için tek parti iktidarı için oylarını Ak partiye verdi.
Hükümetin yaptıklarıyla, vatandaşın beklentileri Nasrettin Hoca fıkrası gibi, bakın sizlerle de paylaşayım.
Bir gün köye bir bilge gelmiş. Bu köyün en zekisi kimdir demiş. Köylüler Nasrettin Hoca demişler. Çağırın bana O hocayı demiş adam. Hoca gelmiş. Adam yere bir daire çizmiş. Hoca yandan ikiye bölmüş. Adam onu dörde bölmüş. Nasrettin hoca 4 parçanın üçünü boyamış. Adam elini yukarı kaldırmış. Hoca elini aşağıya koymuş. Sonra adama sormuşlar ne oldu diye.
Adam “ben bir dünya çizdim. Hoca ekvatoru çizdi. Ben 4 e böldüm. O 4 te 3 ü sularla kaplıdır dedi. Bunlar buharlaşırsa ne olur dedim, yağmur olarak döner dedi.”
Hocaya sormuşlar.” Adam bir tepsi baklava çizdi. Ben yarısı benim dedim.Adam hepsi benimdir dedi.Ben 3 dilimi benimdir dedim. Adam üstüne fıstık koyarsak güzel olur dedi. Ben kömürde pişirirsek daha güzel olur dedim” demiş.
Ülkemizde Ağustos ayından bu yana bazı il ve ilçelerde sokağa çıkma yasağı uyguluyor. Türkiye İnsan hakları Vakfı (TİHV) Dokümantasyon Merkez verilerine göre 16 Ağustos 2015 tarihinden 11 Aralık 2015 tarihine kadar 7 ilde, 1 milyon 299 bin 61 kişinin yaşadığı 17 ilçede toplam 52 kez süresiz ve gün boyu sokağa çıkma yasakları ilan edildi ve bunlardan en uzunu 14 gün sürdü.
Sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş olan il ve ilçelere birkaç örnek verelim. Diyarbakır’daki 8 ilçede toplam 31 kez sokağa çıkma yasağı ilan edildi.
Lice – 7 kez (2014 nüfus sayımına göre 26,427 kişi yaşıyor)
Silvan – 6 kez (2014 nüfus sayımına göre 86,663 kişi yaşıyor) v.s.
Ülkemizde bir bölge cayır cayır yanarken, Türk ordusu Kuzey Irak’a asker gönderiyor. Burada bir yanlışlık var. Kendi ülkende bir düzen sağlayamamışken, başka bir ülkeye düzen sağlamaya gitmeyi anlayamıyorum.
Ak Parti hükümeti işadamlarının, emeklinin, işçinin, küçük esnafın istikrar umutlarına cevap veremedi. Bugün organizede pek çok firma iflas erteleme almış, bekliyor.
Ülkemiz gerilim altında, bölgemiz daha gergin. Bu gerginlik vatandaşlar olarak bizlere de yansıyor. Bu bölge insanları olarak, terörle anılmak istemiyoruz. Allah’tan aradığımız moral Unesco’dan geldi. Gaziantep, gastronomi dalında, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) "Yaratıcı Şehirler Ağına" girdi.
Umarım bu bir başlangıç olur. Ve güzelim şehrimiz, böyle güzel olaylarla anılır hale gelir.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Semra ÖZTÜRK AKTAŞ
Halk beklediğini bulamadı
7 Haziran seçimlerinde insanlar Ak Parti’ye kendinize çeki düzen verin derken, muhalefete de iktidar için hazırlanın demişti. Muhalefet Partileri bu uyarıyı değerlendiremedi. Ak parti ise ders aldığını söyleyerek meydanlara çıktı. Halk 1 Kasım’da ise bu defa istikrar için tek parti iktidarı için oylarını Ak partiye verdi.
Hükümetin yaptıklarıyla, vatandaşın beklentileri Nasrettin Hoca fıkrası gibi, bakın sizlerle de paylaşayım.
Bir gün köye bir bilge gelmiş. Bu köyün en zekisi kimdir demiş. Köylüler Nasrettin Hoca demişler. Çağırın bana O hocayı demiş adam. Hoca gelmiş. Adam yere bir daire çizmiş. Hoca yandan ikiye bölmüş. Adam onu dörde bölmüş. Nasrettin hoca 4 parçanın üçünü boyamış. Adam elini yukarı kaldırmış. Hoca elini aşağıya koymuş. Sonra adama sormuşlar ne oldu diye.
Adam “ben bir dünya çizdim. Hoca ekvatoru çizdi. Ben 4 e böldüm. O 4 te 3 ü sularla kaplıdır dedi. Bunlar buharlaşırsa ne olur dedim, yağmur olarak döner dedi.”
Hocaya sormuşlar.” Adam bir tepsi baklava çizdi. Ben yarısı benim dedim.Adam hepsi benimdir dedi.Ben 3 dilimi benimdir dedim. Adam üstüne fıstık koyarsak güzel olur dedi. Ben kömürde pişirirsek daha güzel olur dedim” demiş.
Ülkemizde Ağustos ayından bu yana bazı il ve ilçelerde sokağa çıkma yasağı uyguluyor. Türkiye İnsan hakları Vakfı (TİHV) Dokümantasyon Merkez verilerine göre 16 Ağustos 2015 tarihinden 11 Aralık 2015 tarihine kadar 7 ilde, 1 milyon 299 bin 61 kişinin yaşadığı 17 ilçede toplam 52 kez süresiz ve gün boyu sokağa çıkma yasakları ilan edildi ve bunlardan en uzunu 14 gün sürdü.
Sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş olan il ve ilçelere birkaç örnek verelim. Diyarbakır’daki 8 ilçede toplam 31 kez sokağa çıkma yasağı ilan edildi.
Lice – 7 kez (2014 nüfus sayımına göre 26,427 kişi yaşıyor)
Silvan – 6 kez (2014 nüfus sayımına göre 86,663 kişi yaşıyor) v.s.
Ülkemizde bir bölge cayır cayır yanarken, Türk ordusu Kuzey Irak’a asker gönderiyor. Burada bir yanlışlık var. Kendi ülkende bir düzen sağlayamamışken, başka bir ülkeye düzen sağlamaya gitmeyi anlayamıyorum.
Ak Parti hükümeti işadamlarının, emeklinin, işçinin, küçük esnafın istikrar umutlarına cevap veremedi. Bugün organizede pek çok firma iflas erteleme almış, bekliyor.
Ülkemiz gerilim altında, bölgemiz daha gergin. Bu gerginlik vatandaşlar olarak bizlere de yansıyor. Bu bölge insanları olarak, terörle anılmak istemiyoruz. Allah’tan aradığımız moral Unesco’dan geldi. Gaziantep, gastronomi dalında, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) "Yaratıcı Şehirler Ağına" girdi.
Umarım bu bir başlangıç olur. Ve güzelim şehrimiz, böyle güzel olaylarla anılır hale gelir.