10 Kasım, O’nu Anlama Günüdür…

Çünkü bu topraklarda 10 Kasım, yalnızca bir veda günü değil; bir yüzleşme, bir muhasebe ve aynı zamanda onu anlama günüdür. Atatürk’ün mücadelesinin yalnızca savaş meydanlarıyla sınırlı olmadığını bugün daha iyi idrak ediyoruz. Cumhuriyeti kurmak zordu; fakat onu çağdaş dünyayla yarışır hâle getirmek çok daha büyük bir devrimdi. Onun gerçekleştirdiği inkılaplar, toplumun en temel taşlarını bilim ve aklın ışığıyla yeniden şekillendirme girişimiydi. Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu’nun kurulması, üniversite reformu, eğitimde fırsat eşitliği, sanayileşme hamleleri ve İzmir İktisat Kongresi ile çizilen ekonomik rota birer vizyon değil; birer gelecek planıydı.
10 Kasım, işte tam da bu gerçeğin tekrar hatırlandığı gündür. Yalnızca kaybın değil, varlığın da günüdür. Modern Türkiye’nin temelini atan, yalnızca savaş meydanlarında değil, düşünce ve kültür dünyasında da bir devrim başlatan bir lideri anma günüdür.
Mustafa Kemal Atatürk’ün pek bilinmeyen bir yönüne, onun gazeteciliğine dikkat çekmek istiyorum. Çünkü Atatürk için gazetecilik yalnızca bir meslek değil, milletin aydınlanması için vazgeçilmez bir araçtı. Atatürk, basına değer verirken biz gazetecilere de sorumluluğumuzu hatırlatıyordu
“Gazeteciler gördüklerini, düşündüklerini, bildiklerini samimiyetle yazmalıdır” diyordu.
Bugün bizler, Atatürk’ün çizdiği bu yolun önemini bir kez daha görüyoruz. Basının görevi yalnızca haber vermek değildir; doğruyu savunmak, yanlışa karşı durmak, milletin çıkarlarını korumaktır. Bizler de Atamızın bu mirasına sahip çıkan Ekspres Gazetesi olarak görevimizin başındayız.
Bugün 10 Kasım’a hüzünle değil; onun bıraktığı mirasa sahip çıkma kararlılığıyla bakıyoruz. Çünkü Atatürk’ü anmak, onun ideallerini yaşatmakla mümkündür.
Bu bilinçle, ebediyete intikal eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü Ekspres Gazetesi olarak saygı minnet ve özlemle anıyoruz.