AL BİRİNİ VUR ÖTEKİNE

    Bu gün basında yer alan bazı haberlere bakınca, Cumhurbaşkanı şöyle demiş, başbakan şöyle söylemiş, başbakan vekili Arınç şunu konuşmuş, gibi haberlerden başka halkı yatıştırıcı ve gerekirse halkın isteklerini gözden geçiririz diyen bir yönetici çıkıp nabız düşürmesini bilmedi. Ben istesem %50 sokaklara iner zor zapt ediyoruz sözleri yakışıksız kalıyor.

Asıl  çağrıyı vermesi gereken ise ülkenin başkomutanıyım diyen Cumhurbaşkanı, bütün kesime çağrı yapıp, sağ duyulu olunmasını ve gerekirse halkın isteklerinin masaya yatırılması gerektiğini iktidara bir türlü söyleyemiyor.

 Çünkü kendiside o iktidarın bir mensubudur.işte böyle olunca da asıl görevini yerine getiremiyor. Bu güne kadar iktidarın çıkardığı yasalar ile aldığı kararlara şu yanlış diye, tepki verip imzalamadan göndermediği gibi, her gelene imzayı koyması nedeniylede halkın gözünde iktidarın ikinci adamı olarak gözüküyor.

Bizlerde eski bir siyasetçi ve DSP’li Ecevitçi olarak bu gibi taşkınlık ve yıkıp dökmeleri onaylamıyor. Her şeyin demokratik olarak gerçekleşmesini isterken, bazı hak arayanların ve demokratik hakları olan yürüyüşün içine sokulan art niyetli insanların kamu malına zarar verdiklerini düşünüyoruz. Ancak polisin orantısız güç kullanacağına, güvenliği sağlayarak yürüyüşe müdahale etselerdi bu sorunların hiç biri yaşanmayacaktı.

Bakın dünya basını bile bazı açıklamalarında, bulunurken, verilen emirlerin,halkı daha da galeyana getirmeden başka bir şeye yaramadığı gibi halkı bir birine düşman edecek şekilde demeçler sonucu daha vahim olayların kaçınılmaz olduğunu Türk yetkililerin kavraması gerektiğini açıklıyor. Ne yazık ki, çıkıp demeç verenler ülkeyi bir iç savaşa sokacak şekilde yaptıkları açıklamaları esefle kınadığımızı belirtirken,bizler DSP’liler olarak suçlu yerine ,sağ duyulu davranılmasına ülkeyi yönetenler ile iktidara bir kez daha çağrı yapıyoruz. Öfkeyle kalkan zararla oturur. Kim olursa olsun.