EPDK tarafından elektrik satış fiyatlarına uygulanan zamların vatandaşa yansımalarını değerlendiren Arıkan, “EPDK, 1 Ekim 2020 tarihin geçerli olmak üzere elektrik satış fiyatlarını arttırdı. Buna göre, bir kilovatsaat elektrik (tüm vergi, pay ve fonlar dahil) konutlarda 71.02 kuruştan 75.10 kuruşa, sanayide 70.97 kuruştan 75.06 kuruşa ve ticarethanelerde 94.44 kuruştan 99.87 kuruşa çıktı. Dört kişilik bir ailenin aylık elektrik tüketimi yaklaşık 230 KWH üzerinden hesaplanırsa; faturasında yüzde 5,75 artış ile 163,35 TL`den 172,75 TL`ye yükselmiş oldu. Ayrıca 1 Ağustos 2020 tarihinde yürürlüğe giren Yeşil Tarife`de de yaklaşık yüzde 11,7 oranında artış oldu” açıklamalarında bulundu.
FATURALARDA İYİLEŞTİRME YAPILMALI
Yeşil tarife (YETA)’ya talebin artması için vatandaşın tüketim faturalarında tüketici lehine bir iyileştirme yapılması gerektiğini savunan Arıkan, “YETA (Yesil tarife) sayesinde vatandaşlarımız davranış ve talepleriyle enerji politikalarına yön veren bir konuma yükselecek. Vatandaşlarımızın yenilenebilir enerji ve YETA'ya olan talepleri arttıkça yatırımlar da artacak. Yeşil Tarife`nin tüketiciler tarafından tercih edilmesi için tüketim faturalarında tüketicilere yönelik bir iyileştirmenin yapılması gerekmektedir” ifadelerinde bulundu.
ELEKTRİK FİYATLARI DÖVİZ BAZINDA FİYATLANDIRILIYOR
Döviz kurundaki artışın elektrik fiyatlarını da etkilediğini söyleyen Arıkan, “Son yıllarda çıkan yönetmeliklerle, sanayici üretim maliyetleri az olan yenilenebilir enerji kaynaklarına yönlendirilmektedir. Buna rağmen gerçek piyasadaki elektrik fiyatları döviz bazında tespit edilmektedir. Elektrik fiyatları tedarikçi tarafından döviz bazında fiyatlandırıldığından (özellikle ithal kömür ve doğalgaz fiyatlarından kaynaklı) faturalardaki artışlarda maalesef kaçınılmaz olmaktadır. Fiyat artış gerekçeleri ekonomik parametreler etkisi ile değerlendirilmektedir” dedi.
ENERJİ MALİYETLERİ DÜŞÜRÜLEBİLİR
Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının arttırılması ile enerji maliyetlerinin düşürülebileceğine dikkat çeken Arıkan, “Elektrik üretim kaynak çeşitliliği, özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarından olan Rüzgar/Güneş /Jeotermal/ Hidro Elektrik Santralleri kaynaklarının hibrit kullanılması ile fiyat artışının minimize edilebileceği mümkündür. Rezervli hidrolik kaynakların arttırılması, elektrik depolanabilir sistemlerin geliştirilmesi her geçen gün önem arz etmektedir. Vatandaşlarımızın da elektriği tasarruflu kullanmasının önemi daha da ortaya çıkmıştır” diye konuştu.
F.ÇENGEL