Ayrılırken İnsan Kalabilmek

Hayat, ilişkilerle şekillenir; sevmek kadar, ayrılmak da büyüklük ister. Başlarken yüreğini avuçlarına alır, umutla kapısına gidersin.

Peki, giderken ne oluyor Ne yaşanıyor?
Bugün birçok kişi için, ilişkiyi bitirmek kolay, insan kalmak zor.
İlişkiyi başlatırken peşinden koşan sen değil miydin? Gecesini gündüzüne katan, işinden gücünden fedakârlık eden o kalbi umursamadan bırakmak ne demek? Bir telefon, birkaç soğuk satır… Böyle vedalar, insan olmanın yükünü taşıyamayanların kaçışı olur. Korkaklar kaçar, ancak bu tavır ruhunu ortaya koymuş olanı incitir.
Oysa empati kapasitesi yüksek bir insan, yüzleşir. Gerçekleri söyler, helallik ister ve gitse bile iz bırakarak gider. Ayrılık, bir ilişkiyi bitirmek kadar, insanlığını koruyabilmekle de ilgilidir.
Ruhunu seninle paylaşmış birine saygısızlık etmek, ne vicdana ne de insanlığa sığar.
Bu zamanda, ayrılırken insan gibi davrananı bulmak, âşık ve seven bulmaktan daha zor…
Ve belki de tam yüzden, gerçek olgunluk, sadece sevmekle değil, veda edebilmeyi bilmekle ölçülür.
Gerçek olgunluk, ayrılırken de insan kalabilmektir.
Çünkü sevmek ne kadar değerliyse, saygıyla vedalaşmak da o kadar kıymetlidir.