Düşük Ayak Sendromu

Trafik kazaları, iş kazaları bazen dikkatsizlik insanlarda kalıcı hasarlar açılmasına yok açar. Basit bir sakatlık olarak adlandırabileceğimiz bir vaka, kimi zaman geri dönüşü olmayan izler bırakabiliyor insanda.

Bu haftaki konumuz, yine bu vakalardan biri. Adından da anlaşılacağı üzere ayağın sinirsel bir zedelenme sonucu işlevini yitirmesidir. Özellikle yukarı kaldırma hareketi tamamen ortadan kalktığı için yürümede aksaklıklar meydana gelebiliyor. Bu sendromun oluşmasında  genellikle kesici bir aletle yaralanmak veya trafik kazası geçirmek  dışında bir takım viral rahatsızlıklar da rol oynayabiliyor. Sinir iletiminin bir şekilde kesilmesi, sinirin kontrol ettiği kasların işlevini yitirmesiyle son bulur.

Sinir yaralanmalarında zaman çok önemlidir. Ne kadar çabuk bir şekilde kesilen veya kopan bir sinir yerine dikilirse, hareketlerin eski kalitesine ulaşması o kadar hızlı olur ve iyileşme yüzdesi yükselir. Geç kalınmış vakalarda bu süreç uzayabileceği gibi, hiç geri dönmeme ihtimali de gündeme gelir ki bu durumda ortezlemeyle birlikte birtakım elektronik cihazlar yardımıyla yürüme taklit edilebilir.

Eğer sinir iletimi kopmuşsa, beyinden kasa ve belirli organa giden yol kesilmiş demektir ve beynin emirleri artık o kas grubuna işlemez.

Burada bahsettiğim elektronik aygıt; son zamanlarda geliştirilen ve ülkemizde de bazı merkezlerde uygulanan bir cihaz. Bir beyin kısmı ve ona bağlı kablolarda iki elektrot yardımıyla gürürken gerekli olan kaslara tam zamanında, sanki beyinden geliyormuş gibi sinyaller göndererek normal yürümeyi sağlamakta.

Yine de eğer geç kalınmamışsa, doğru cerrahi girişim ve post operatif tedavilerle kişinin sağlığına kavuşması mümkün. Önemli olan, tedavide geç kalmamak.