Gaziantep’te 52 yıldır bakır ustalığı yapan Halef Yılmaz, Türkiye’de tek olan tasarımları ve kıl testere tekniğiyle işlediği ürünlerini gazetemize anlattı. Zanaatın değerinin yeterince görülmediğini belirten usta, gençlerin kısa yoldan kazanç peşinde olduğunu ve çırak bulmanın zor olduğunu söyledi.
Gümrük Han’daki atölyesinde 52 yıldır devam ettirdiği mesleği ve Türkiye’de tek olan tasarımlarını gazetemize anlatan Halef Yılmaz, bakır işçiliğinin inceliklerini ve bu işin bir tutku gerektirdiğini vurguladı.
“İşimize değeri önce biz vermeliyiz”
Usta, mesleğin yeterince rağbet görüp görmediği sorusuna, “Bu mesleği yapanlar bile kendi işlerine değer göstermiyor. Bu bir zanaattir ve zordur. Kendi işine değer vermezsen, yabancı da o değeri göremez” yanıtını verdi.
İmalathane olarak siparişe göre ürünler ürettiklerini belirten Yılmaz, kazanç konusuna değinirken, “Kazanıyoruz; kazanmasak bunca yıldır yapmazdık. Bu iş, ‘10 bin lira kazanırım’ diye yapılmaz, en iyi işi çıkarmalısınız. Öyle olunca alıcı size hakkınızı sorgulamadan veriyor” dedi.
“Çırak yetişmiyor”
Genç çırak yetiştirme konusunda sıkıntı yaşadıklarını ifade eden usta, “Şimdiki gençler kısa yoldan zengin olmak istiyor. Bu tip zanaatleri öğrenmek için en geç 8 yaşında başlanmalı. Biz dernek olarak bir ara eğitim verdik ama katılımcılar az ve çoğu 45 yaşındaydı. O saatten sonra bu işi sadece zevk için öğrenmeye gelenler oluyor” diye konuştu.
Halef Yılmaz, gazetemiz aracılığıyla Türkiye’de tek olan tasarımlarını da tanıttı. Bakır işçiliği ve kuyumculuk zanaatını birleştirerek kıl testere tekniği ile ilmek ilmek işlediği ürünleri gösteren usta, “Bunu görenler lazer kesim zannediyor, ama hayır, tek tek ellerimle işledim. Normalde kıl testereyi kuyumcular kullanır, fakat ben bu iki sanatı birleştirmek istedim” dedi.
Gaziantep’in bu değerli ustası, hem mesleğin inceliklerini hem de zanaatın yaşatılması gerekliliğini anlatarak, genç kuşaklara örnek olmaya devam ediyor.