Cumhurbaşkanı Gül haklı.
***
Malum bir iki gün önce CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Sayın Gül’ün bir liderler toplantısı yapmasını teklif etti.
Ve Cumhurbaşkanı bu teklifi düşünmeden geri çevirdi, lüzumsuz gördü.
***
Sayın Gül, siyaset yoluna beraber çıktığı yol arkadaşını çok iyi tanıyor. Beraber yürüdükleri yollarda zaman zaman yol ayırımına da uğrasa, yolları, yine de bir yerlerde kesişiyor.
***
Sayın Cumhurbaşkanı liderleri toplasa…
Bütün liderler yuvarlak bir masada toplansa…
Herkes bildiklerini, düşüncelerini dile getirse…
Ve…
Tüm liderlerin görüşleri, düşünceleri, çözüm yolları bir noktada birleşse…
Çıkan sonuç salt mantıki olsa… Ki; mantıki olacağı yüzde yüzdür.
Cumhurbaşkanı biliyor ki yuvarlak masadan yine aykırı sesler çıkacak.
O zaman cevabı bilinen soruyu sormak ne akıl karı.
Ve dense ki…
Kafanızda küfünüz (takke) yok dense, kendisi de dâhil herkesin elini başına atacağını bir tek Başbakanın bunu yapmayacağının çok iyi bildiği için bu teklifi zamansız değil lüzumsuz gördü…
***
Sayın Cumhurbaşkanı haklı…
Liderler bir araya gelse ne yazar, gelmeseler ne yazar…
Herkes söylemek istediğini zaten gıyaplarında bir birlerine söylüyorlar.
***
Ama…
İyi niyetli insanların sadece özlük haklarının çiğnenmemesi için, insan yerine konulmaları için, sadece ve sadece ben bilirim, benim dediğim olacak demekten vazgeçilmesi için verdikleri demokratik mücadeleleri de göz ardı edilmemeli.
Bu insanların da can taşıdıkları yoğrulabilecekleri, hastalanacakları ve belki içlerinde çoluk çocukları olanların çocuklarına ailelerine hasret kaldıkları da hesaba katılmalı.
Ve büyüklük gösterilip aşağıdan alınmalı. Gelin hep birlikte bu sorunun bir orta yolunu bulalım denilmeli…
***
Hülya Avşar’la, şununla, bununla ferdi konuşmalarla bu sorunun çözülemeyeceği herkes tarafından biliniyor olmasına rağmen halen “havanda su dövmenin” mantığı ne olabilir?
Başbakanla Görüşen insanlar, şu anda “GEZİ’DE” yorgun düşmüş, bitap düşmüş insanların nasıl temsilcisi olur, onları nasıl temsil ederler. Onların acılarını nasıl dile getirirler.
“Damdan düşenin halinden ancak damdan düşen anlar.” Gerçeği neden göz ardı edilir?
***
Bu hikâyeyi bir vesileyle daha öncede anlatmıştım.
Bahtenizci (maydanozcu) Mamet Ağa (Mehmet) Arasa da 10 paraya aldığı maydanozu 10 paraya satarmış.
Sormuşlar Bahtenizci Mamet Ağaya: “Yahu Mamet Ağa bu nasıl alış veriş, aldığın fiyata bahteniz satıysın, olur mu? Demişler.
Mamet Ağa, yoğurmayın kafanızı dost düşman beni alışverişte görüyorlar ya…”