Ne ala bir keyfilik…
Ya bu itirazların arkasında başka şeyler aramalı ya da bilinmeyen bir korku kompleksiyle fevri hareket ediliyor.
***
Sen’de sözde ülkeni savunmak için gerekli “atom bombası” da dâhil bütün harp materyalleri olsun…
Bir başka ülke ki, bu ülke benim güzel ülkem; sadece ve sadece savunma amaçlı – 300,400 metreuzağında kıyametler kopan sınırına – gerekli gördüğü bazı silahları yerleştirmesine; sen kalk “bunu biz savaş ilanı sayarız” de…
İnsanın aklına rahmetlik Erbakan’ın “hadi oradan” deyişi geliyor… Hatta ne sayarsan say diyesi geliyor. “
***
Hepimizin malumu, Türkiye Suriye’de yaşanan karmaşadan ve bu karmaşanın sınırlarımızı aşmaması için bu ülke sınırlarında konuşlandırmak için NATO’dan “Patriot füzeleri istedi. Ve bu talebinin gerekçesini de cümle âleme “ben bu füzeleri sadece ülkemi her hangi bir saldırıya karşı; yani savunma amaçlı konuşlandırıyorum. Uzak yakın hiçbir ülkenin bir karış toprağında gözümüz yok”
Bizim bu açıklamamıza rağmen; her nedense İran’da bir paniklemeye neden oldu…
***
Yoksa İran kendi aklınca bizi bir savaşa mı sokmak istiyor. Ya da kendilerine bir şey yapacağımız korkusuna mı kapıldı?
***
Biz aziz Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” doktrinine sonuna kadar sadığız, sadıkta kalacağız.
***
Yoksa İran başta olmak üzere komşu ülkeler, bizi saldırgan bir ülke olarak mı görmeye başladılar.
Yoksa böyle imajımız mı oluştu?
***
İran Meclisi Milli Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu sözcüsü, “Patriotların yerleştirilmesinin bölgesel savaşa neden olacağını iddia ediyor.
Ve bu sözcü birde aba altından değnek göstererek, Türkiye’nin Suriye sınırına konuşlandıracağı “Patriot füzeleri” nedeniyle çıkacak savaştan Avrupa Ülkelerinin ciddi şekilde zarar göreceğini söyleyecek kadar paranoya ve hezeyan içinde…
***
Acaba İran bizi bir şamar oğlanı gibi mi görüyor, yoksa öyle mi görmek istiyor.
***
Biz tatlı bir huzur içinde komşu ülkelerimizle dostça yaşamak sevdalısı bir ülke olduğumuzu yukarıda da söylediğim gibi, Atatürk’ün:, şu veciz sözüyle dünya aleme söyledik. Söylüyoruz.
İnanmayanında artık kendi bileceği şey…
***
“YURTTA SULH, CİHAN DA SULH”