Yüzyıllar boyu insanların inandığı, güvenerek uyguladığı ve günümüze kadar ulaşan birçok tedavi tekniği bulunmaktadır. Her bölge kendi çevresi, kendi kültürü , kendi dünyası içerisinde birtakım yöntemler geliştirerek uygulamıştır.
Medeniyetin doğudan yayıldığını varsayan bir felsefe doğrultusunda biz doğu tıbbını geleneksel, batı tıbbını ise modern ve yenilikçi olarak kabul ettik, etmekteyiz. Peki bunların hangisi doğru? Hangisi daha geçerli? Hangisine inanmamız lazım? Doğru cevaplar; hepsine, hiçbirine, biraz doğuya biraz batıya... Cevaplar dememdeki kasıt, bu konuda tek bir doğru olmadığı gibi tek bir yanlış da olmamasından.
Size bugün, ülkemizde yeni yeni uygulanmaya başlayan ve kısa sürede büyük popülarite elde eden bir tedavi tekniğinden bahsedeceğim.
Doğu ve batı tıbbının sentezi olarak adlandırabileceğimiz bu tekniğin adı kuru iğne tedavisi. Kimyasal bir ilaç içermediği için adı ' kuru' . Akapunktur yönteminin, direkt olarak ağrılı noktalara uygulanması esasına dayanan bu yöntem, doğunun felsefik, batının akılcı yanlarını içinde barındırıyor.
Fıtıklarda, spazmlarda, fibromyalji de, kas ağrılarında, migren ve sinüzitin semptomatik tedavisinde tek seansta uzun yollar kat edilebilmekte.
Özellikle fıtığa bağlı yayılımcı kas ağrılarını büyük ölçüde azalttığını klinik olarak test etme imkanı buldum.
Tedavinin uygulama şekli tamamen acısız olup, 40 ila 45 dakika bir süre içerisinde tamamlanmakta, seans sonunda hastalarda büyük ölçüde rahatlama elde edilmektedir.
Herkes için uygulanabilirliği olan ve yan etki göstermeyen bu teknik uzun süredir hastalık çeken insanların sorununu çözmeye aday. Siz de hastalıklarınızı ertelemeyin, sağlıkta kaliteli bir hayata geçmek için bir uzmana başvurun.