Düşün
Zamanı öğrendim...
Ne kadar hızlı akıp gittiğini,
Keşkelerle belkilerle geçirilemeyecek kadar değerli olduğunu
İstemeyi öğrendim...
Sonra vermeden almanın mümkün olmadığını gördüm...
Düşünmeyi öğrendim...
Sonra sağlıklı düşünmenin kalıpları yıkarak düşünmek olduğunu anladım...
Gözümün hep uzaklarda olduğunu fark ettim..
Oysa aslında en çok ihtiyacım olanların tam da yanı başımda olduğunu anladım...
Aşkın ve sevginin sahiplenme duygusundan çok öte bir şey olduğunu, özgürlüğün hiç bir şeye değişilemeyeceğini öğrendim
Yalnızlığın kıymetini öğrendim..
Yalnızlığın aslında bir yoksunluk olmadığını,
İnsanın kendini keşfetme yolculuğunda bir lüks olduğunu öğrendim
Gerçeği öğrendim bir gün...
Hayatın her zaman adil olmadığını
Gerçeklerin bazen acıttığını,
Acıya yenik düşmemeyi, kimseye tutunmadan ayağa kalkmayı öğrendim.
Kendimi hatalarımla sevmeyi
Geçmişe takılıp kalmayacak kadar hayatın kısa olduğunu,
Ve yaşadıkça "umudun" hep var olduğunu,
Öğrenmeye ve ders almaya son nefesime kadar devam edeceğimi öğrendim...
Art ; Eduard Panov-oil color
///
H
AY
Yürek kemiğiyle lades tutuşuyor iki çocuk!
misafir oyuncu bir terkediş biçimi
ile ellerim vücudunun prömiyeri!
Aynı ahır adına koşan acılarımız var bizim!
amatör balıkçının leğeninde iki istavritiz seninle
ölüme beş kala ölümle canlı telefon bağlantısı kuran!
dibi senin aşkında gizlenen kırılgan bir aysberg bu tufan !
Küçük İskender
////
Gülümse
Çay Takımı
Okuldan dönen Fadime ile Temel konuşurlarken, Fadime şöyle der:
-Bizim evde bir çay takımı var, tam yirmi altı parçadur…
Temel:-Peki, o parça parça şeyi nasi kullanaysinuz?
///
Kulağına küpe olsun
Kapı açılır, sen yeter ki vurmayı bil! Ne zaman, bilmem! Yeter ki o kapıda durmayı bil!
{Hz. Mevlana}