Yönetim istifa - taraftar istifa:

Teknik Direktör Bülent Uygun, hafta boyunca “ Sezonun en önemli maçına çıkıyoruz” diyor. 

Maç saati bakıyoruz tribünler bomboş…

Taraftara sitem edeceğiz; Bakıyoruz ki yönetim de maçta yok.

Protokol boş kalınca, dikkat çekmesin diye önlerine geleni almışlar.  Hatta bir ara “yana kayalım, boşlukları dolduralım” muhabbetine bile tanık olduk.  

Önüne gelen protokole girince doğal olarak, protokol adabı da yerlerde…

Hakeme el kol hareketleri, ayağa kalkıp bağırmalar…

Protokol değil de, maraton tribünü sanki…

**

Neyse biz yine yönetime dönelim.

Böyle önemli bir maçta Kızıl kardeşleri, Ömer Çelik’i, diğer yöneticileri aradı gözlerimiz. 18 kişilik yönetim kurulundan kimse yok… Bir ikisi aşağıdaki tribünde oturuyormuş. Akhisar yöneticisini yalnız bıraktılar protokolde.

Hep Başkan Kızıl’ı eleştiriyoruz.  Pek diğer yöneticiler nerede Allah aşkına?

 Diyeceksiniz ki, başkana küskünler…

Kardeşim yönetimdeysen “Ben küstüm” diye oyun bozanlık yapamazsın. Böyle önemli bir maçta takımını yalnız bırakamazsın.

Başkanın çalışması hoşuna gitmiyor, değiştiremiyorsan basarsın istifayı. Kimse sizi orada zorla tutmuyor. Siz gidersiniz, başkaları gelir.

Ama ah yok mu o unvan hastalığı…

Kusura bakmayın ama bizimle birlikte eleştirdiğiniz Kızıl kardeşlerden az suçlu değilsiniz, bu tavrınızla..

**

Ve Gaziantepspor taraftarları…

Maçın 60. Dakikasında maçı bırakıp, yönetimle uğraşmalar…

Maçın bitmesine daha 30 dakika varken, tribünü terk etmeler, sahaya atlamalar…

Kırmızı siyahlı futbolcular maçın 90 dakika olduğunu gösterdiler size…

Bu taraftarlık değil, takıma destek hiç değil…

Umarız Akhisar maçı ders olur hepimize…

**

Maçı konuşacaktık, ama yönetim ve taraftardan sıra gelmedi.

Gaziantepspor rüyadan uyandı demiştik geçen hafta…

Kabus görmeye başladık…

Ve bu oyunla, bu yönetimle, bu taraftarla bizi hiç de iyi günler beklemiyor gibi…