Sarımsak, hem lezzeti hem de sağlık üzerindeki etkileriyle yüzyıllardır sofraların vazgeçilmezi. Türkiye’de sarımsak denilince akla gelen ilk yer ise Kastamonu’nun Taşköprü ilçesi. Ülkenin dört bir yanına yayılan Taşköprü sarımsağı, yoğun aroması ve kalitesiyle biliniyor.
Tarihin en önemli hekimlerinden İbn-i Sina da asırlar önce sarımsağın şifasına dikkat çekmişti. Özellikle közlenmiş sarımsağın faydalarını vurgulayan İbn-i Sina, bu şekilde tüketildiğinde antibiyotik etkisinin artabileceğini belirtmişti. Isıya bağlı olarak güçlenen bu etki, kandaki yağların temizlenmesine ve kötü kolesterolün düşmesine yardımcı olabilmekte. Bu sayede kalp ve damar sağlığının korunmasına katkı sağladığı bilinmektedir.
Közlenmiş sarımsağın diğer dikkat çeken faydaları ise şöyle:
Vücuttaki yağ depolarının daha hızlı yakılmasına destek olabilir.
Kabızlık sorununu hafifletebilir.
Enfeksiyon ve iltihaplarla mücadelede etkili olabilir.
Kalp ritminin düzenlenmesine ve kan dolaşımının dengelenmesine katkı sunabilir.
Uzmanlar, her besinde olduğu gibi sarımsağın da ölçülü tüketilmesi gerektiğini vurguluyor. Alerjik reaksiyon riski olanlar veya kronik hastalığı bulunanların mutlaka doktora danışarak tüketmeleri öneriliyor.
İbn-i Sina’nın yüzyıllar öncesinden miras kalan bu tavsiyesi, bugün de doğal şifa arayanların ilgisini çekmeye devam etmekte.