Merhum Ecevit’in koltuğunda oturup bu kadar sessiz ve sabırlı bir genel başkan görmedim. Merhum Ecevit’in bu ülke ve halk için verdiği mücadeleyi yazmama gerek yok, bilen bilir. Ondan sonrası bayrağı teslim alan Zeki Sezer yine beş yıl içerisinde gittiği her yerde ülke halk için bir şeylerin olması gerektiğini savunurdu.

 Özellikle bazen üniversitelerde konferanslara katılıp üniversite gençliği ile yaptığı söyleşiler ve ülke genelindeki gezilerinde arkasında ak güvercinli insanlar Ecevitçiler meydanları doldururdu. Buna şahit olduğum mitingler Ordu’dan, Antalya’ya, Adana’dan, Ankara Sıhhıye’ye varıncaya kadar onlarca şehirdeki yapılan miting ve en kötü gününde dahi salonları dolduran DSP’liler ve Ecevitçiler…

İşte o günler DSP’yi gündeme getiren ve anketler yaparak “şu an ülkede en yükselen ve oyların artıran tek parti DSP’dir” diye halka duyuran o günkü GÖZCÜ gazetesi anket sonuçlarını Pazartesi açıklayacağız diye manşet attı.

 Ancak Pazartesi GÖZCÜ gazetesi çıkmadı ve kapandı. Yalnız şunu çok yerinde açıklamıştı. 2007 öncesi DSP Zeki Sezer liderliğinde sıfır ikilerden sekiz nokta yedilere doğru yükselen tek partidir. Sözü Gözcü gazetesinin sonu oldu. İşte o günden beri takip ediyorum. Gözcü Gazetesi SÖZCÜ gazetesi olarak yayına başlayıp Sayın Masum Türker genel başkan oldu olalı daha 11 Şubat 2013 tarihindeki Nil Soysal’la yaptığı konuşmaya kadar her halde Sayın Türker dilini yutmuş diye düşünüyordum.

 Ama bu demeçten sonra nihayet konuştu. Yeni dillenen çocuk gibi demeden de geçemeyeceğim. Çünkü o merhum Ecevit’in koltuğuna oturmak o kadar kolay değil. O koltuğun hakkını vereceksin yeri geldiğinde,çıkıp bu ülkeyi halkı savunmasını bileceksin. Yok eğer göbeğimi kıpırdatmayım rahatsız olmayayım birilerini kızdırmayayım diyorsan o Ecevit’in koltuğunun yanına başka bir koltuk koy onda otur. Korkunun ecele faydası yoktur. Sayın Türker çık konuş ama Ecevitçileri dışlama yerine yanında yer almalarını sağla Ecevitçileri dışlamakla, sessiz kalıp korkmakla, bir yerlere yükselemezsin. Ne oldu o günler Güvercin Dergisindeki  demeçlere, yazılara ve benim gönderdiğim yazıları genel sekreterin masasından alıp okuduğun günlere işte ben yine aynı kişi DSP’li Ecevitçiyim. Ama sana gelince bir şey söylemek istemiyorum. Çık konuş savun ülkeyi halkı korkma, korktukça korkulacak hale gelir arkanda kimsenin kalmadığını görürsün. Konuş ki, DSP’li olduğun bilinsin.