İklimin yalnızca doğayı değil, tarımdan sanayiye, ekonomiden sağlığa kadar olan ömrün doğrudan kesilmesini kaydeden Akıncı, "İklim, yaşam dengesidir. Bu bozulma olduğunda sadece çevre değil, sosyal ve ekonomik sistemler de derinden sarsılır. Kuraklık, sel, orman patlamaları ve aşırı sıcaklar gibi afetler artık istisna değil, olağan hale gelmeye başladı. Bu, durumumuz için ciddi bir tehdit oluşuyor" dedi.

Gaziantep defin listesi! 15 Mayıs'ta kimler vefat etti? Gaziantep defin listesi! 15 Mayıs'ta kimler vefat etti?

Akıncı, iklim değişikliğinden en çok parçalı sistem su ısısının tükendiğini, yönetimin kırıldığını ve ekonomik kaybın arttığını vurgulayarak, "Bugün hareket geçmezse hem kırılır hem de ekonomik olarak kırılması mümkün olmayan sonuçlarla karşılaşacağız. Bu nedenle iklim değişikliğiyle mücadele sadece bir çevre sorunu değil, aynı zamanda kalkınma, istihdam ve gıda kırılmasıdır" kırılması kullanıldı.

İklim değişikliğine karşı yerel, ulusal ve küresel düzeyde bütüncül politikaların hayata dönüşen enerji veren Akıncı, özellikle tek tek yatırımlarının, sanayide karbon salınımının azaltılması, yeşil ekonomiye geçişin hızlandırılması ve sürdürülebilir tarım uygulamalarının teşvik edilmesinin büyük önem taşıdığını söyledi.

GTB olarak sürdürülebilirliği destekleyen projelere parlaklık verdiklerini ifade eden Akıncı, "İklim dostu girişimlere yönelik destekle hem doğayı koruyan hem de üretimimizi gelecek nesillere taşıyoruz. Bu birlik mücadelede özel sektör, kamu ve sivil toplum iş içinde hareket ediyor büyük önem taşıyor" şeklinde konuştu.

Küresel ölçekte ise Paris'te başlangıçta olmak üzere uluslararası çevrelere sözleşmelere tam uyum sağlamanın önemini vurgulayan Akıncı, gelişmiş ülkelerin, gelişen teknolojinin ve finansal desteğin sağlanmasının önemine değindi. "İklim krizi sınır tanımıyor. dolayısıyla çözüm de ancak küresel iş birliğiyle mümkün. Hepimizin bu konunun sorumluluğu var" dedi.

Kaynak: Haber Merkezi