Sevda Karaca Haberleri - Son Dakika Sevda Karaca Haber Güncel Gelişmeler

Sevda Karaca PTT Başmüdürünü Ulaştırma Bakanına Sordu

Sevda Karaca verdiği yazılı soru önergesinde; Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) bağlı Basın Yayın İletişim ve Posta Emekçileri Sendikası (HABER-SEN) tarafından Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi’ne (PTT) 16 Nisan’da başvuru yapıldığını ve Gaziantep PTT Başmüdürü Mevlüt Burgaç'ın hem kendisine tahsis edilen makam aracını hem de Başmüdürlüğün hizmetine tahsis edilen diğer aracı kendi şahsi işleri için kullandığını bildirdiğini aktardı. Karaca, Başmüdürlük’te görev yapan Destek ve Ulaşım Hizmetleri Müdürü Mustafa Mayda, aynı konuyu Bakanlığa bildirerek soruşturma başlatılmasını talep ettiğini belirtti. Karaca, şikayette bulunan müdür Mayda’nın araç takip sisteminden edindiği bilgileri şu şekilde aktardı: Burgaç kendisine tahsis edilen yakıtın yılın bitimine yakın tükenmesi sebebiyle, Başmüdürlüğün pazarlama hizmetlerinde kullanılmak üzere tahsis edilen 06 BBU 188 plakalı araçla, herhangi bir görevlendirme olmaksızın, 2023 yılı Ekim ayında şehir dışına çıkmıştır. Burgaç 21.10.2023 tarihinde İdil/Şırnak’a gitmiş; ardından Kuzey Irak’a geçmiş ve bir gün sonra Gaziantep’e dönmüştür. Mevlüt Burgaç'ın fillerinin, “PTT'ye ait resmî belge, araç, gereç ve benzerlerini özel menfaat sağlamak için kullanmak” kapsamında bir disiplin suçu oluşturduğunu söyleyen Karaca, bütün bunlara rağmen; Mevlüt Burgaç hakkında soruşturma başlatılmadığını, ancak şikâyette bulunan Mustafa Mayda’nın Destek Hizmetleri ve Ulaşım Müdürlüğü’nden alınarak Merkez Müdürlüğü’ne atandığı bildirdi. Milletvekili Sevda Karaca Bakan Abdulkadir Uraloğlu’ndan şu soruların yanıtını istedi: Gaziantep PTT Başmüdürü Mevlüt Burgaç 2023 yılında kendisine tahsis edilen araçla toplam kaç km yol kat etmiştir? Burgaç’ın 2023 yılında kullandığı yakıt kaç litredir? Mevzuata göre Burgaç’a tahsis edilen 2500 litre yakıt hangi tarihte tüketilmiştir? Mevlüt Burgaç, şehir dışı görevlendirme yazıları olmaksızın makam aracıyla kaç kere hangi şehirlere gitmiştir?

Kimse işçinin alın terine el koyamaz!

İşçileri Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca ve Emek Partisi heyeti ziyaret etti. "Ekmek her gün küçülüyor ama ücretler büyümüyor" İşçileri ziyaret eden Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca işçilere seslendiği konuşmasında, "Bu direnişiniz sadece bu hastanede değil ülkenin dört bir tarafında işçilere bir kuruşu çok görenlerin korkması gerektiğini söyleyen de bir direniştir. Bu hastanenin yükünü çeken sizsiniz, alın teri döküyorsunuz çocuklarınıza ekmek götürmek için. Ekmek her gün küçülüyor ama ücretler büyümüyor" dedi. "Kimse işçinin alın terine el koyamaz!" Sözleşme ile garanti altına alınan haklar için dahi mücadele etmek zorunda kalındığını ifade eden Karaca, "Adliye kapılarını aşındırıyoruz, bu sıcağın altında yürümek zorunda kalıyoruz. İşçinin örgütlenerek imzalattığı sözleşmeler her şeyin üstündedir. Biliyoruz ki bizim mücadele ederek kazandığımız haklarımızı öyle kolay vermiyorlar. Sizin de dediğiniz gibi birleşe birleşe kazanmamız gerekiyor. Bugün bu sesi büyütmek için, 'kimse işçinin alın terine el koyamaz' demek için burdayız. Gerekli bütün olanakları biz de Emek Partisi olarak, sizlerle yan yana durarak sunacağız" diye belirtti.

Karaca, mazbatasını aldı

‘BU BELGE TEK BİR KİŞİNİN DEĞİL, MÜCADELE VE SABRIN BELGESİDİR’ İl Seçim Kurulu başkanından mazbatasını aldıktan sonra Gaziantep Adliyesi önünde açıklama yapan Karaca şöyle konuştu: “Bu belge öncelikli olarak Kürt olmak üzere, bütün ezilenlerin, işçilerin, emekçilerin, kadınların, gençlerin, bu ülkede emek ve demokrasi mücadelesi verenlerin, barış isteyenlerin büyük çabasının, onurlu mücadelesinin, sabrının belgesidir. Tam da bu yüzden bu belge bir kişiye ait bir belge değil. Bu mücadelenin bir parçası olan, bu seçim sürecinde sokak sokak, ev ev gezen, bu şehrin tüm sokaklarında Emek ve Özgürlük İttifakı’nın sesini yükselten herkesin mücadele belgesidir. Bu sorumlulukla bu belgeyi aldık, bu sorumlulukla meclise gideceğiz, bu sorumlulukla meclisi Antep’in bütün sokaklarında, bu sokaklarda büyüyen mücadeleyi de meclise hep beraber taşıyacağız. ‘TEK ADAMI GERİLETMEK İÇİN KILIÇDAROĞLU’NA OY VERELİM’ “Önümüzde ikinci tur var. Ve bu ikinci turda bu mücadelenin kazanımla sonuçlanabilmesinin ilk adımı olarak Kemal Kılıçdaroğlu’na oy verilmesi çağrısında bulunuyoruz. Mücadelemize nefes aralıkları açmak, mücadele araçlarımızı geliştirmek ve genişletmek için hep beraber önümüzdeki dönem daha çok çaba sarf edeceğiz. Kol kola yan yana olmaya devam edeceğiz. Sadece Antep’te değil, ülkenin dört bir tarafında emek kazansın, demokrasi kazansın, özgürlük ve barış kazansın diye yan yana durmaya, birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Meclis bunun araçlarından biri olacak. Buradan Emek ve Özgürlük İttifakı bileşenleri olarak, emek ve özgürlüğün sesini büyütmek isteyenler olarak Gaziantep halkına bir çağrımız var. Gelin, 28 Mayıs’ta Tek Adam iktidarını gönderelim, eşitliğin ve özgürlüğün, barışın ve huzurun ülkesini kurmak için oylarımızı verelim. Oylarımıza sahip çıkalım. Ve yeni bir ülkeyi hep birlikte kurabilmek için el ele mücadeleye devam edelim.

“Biz, marka şehrin acısını yaşıyoruz”

Maalesef bu şehirde yaşayanları, marka olmanın iyi yönlerin değil acısını sonuçlarını yaşamak zorunda bıraktılar.” dedi. Yeşil Sol Parti Gaziantep Milletvekili Adayları Sevda Karaca ve Murat Sarısaç, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü günü nedeniyle gazetemizi ziyaret ettiler, gazetemiz imtiyaz sahibi M.Bora Zor ile seçim çalışmaları üzerine sohbet ettiler. Yeşil Sol Parti Gaziantep Milletvekili Adayı Sevda Karaca, bu ülkenin, bu şehrin bir değişime ihtiyacı olduğunu belirterek, “Gaziantep, marka şehir olarak lanse ediliyor. Maalesef bu şehirde yaşayanları, marka olmanın iyi yönlerin değil acısını sonuçlarını yaşamak zorunda bıraktılar. Biz şehrin dört tarafını geziyoruz. Bu kadar zenginlik içinde, bu kadar yoksulluk yaşayan şehirle karşı karşıya kalmak gerçekten acı verici bir durum. Dolayısıyla biz bu şehirde o eşitlik özgürlük iddiamızı sadece bir kesim için değil bütün Gaziantepliler için bir iddia olarak ortaya koyuyoruz. Biz sadece seçim süreç için değil bundan sonraki süreçte de bu kentin temel dertleri ne ise birebir tespit edip önerilerimizi geliştirip nasıl adımlar atılması gerekiyorsa yine hep birlikte yerine getirdiğimiz aslında halk demokraside burada bunu koşullarını oluşturmak istiyoruz. Bizim amacımız meclisteki sandalyeden öte gerçekten bu kentin her açıdan her yurttaşıyla birlikte yeniden kurulmasının dayanaklarını yaratabilmek. O yüzden bizim sözümüz; “Birlikte kazanacağız. Biz kazanacağız değil birlikte kazanacağız.” Şeklinde konuştu. Yeşil Sol Parti Gaziantep Milletvekili Adayı Murat Sarısaç ise, “ Gaziantep kozmopolit bir şehir. Bununla birlikte ciddi sıkıntıları da içinde barındıran bir şehir. Biz Yeşil Sol Parti Milletvekili adayları olarak yaptığımız ziyaretlerde, saha çalışmalarımızda bunu net bir şekilde görebiliyoruz. Sorunları çözmek için de hazırız.” Şeklinde klonuştu. (Ö.ZOR)

'Medyamız yok, ama halkımız var'

Yeşil Sol Parti (YSP) Milletvekili Adayı Sevda Karaca, kadınların, gençlerin ve çocukların özgürlüğü için mücadele ettiklerini belirtirken,” Bizim saraylardan akan milyonlarımız yok, bizim satın alınmış medyamız yok ama bizim onlardan daha güçlü olan halkımız var.” Şeklinde konuştu. Yeşil Sol Parti (YSP) 14 Mayıs seçim çalışmalarına devam ediyor. Mahalle ziyaretlerini gerçekleştiren milletvekili adayları, halkın sorunlarına değiniyor. Yeşil Sol Parti (YSP) Milletvekili Adayı Sevda Karaca, “Sokaklarda, mahallelerde, ilçelerde devletin bütün imkanlarını kullanarak, halkımızın verdiği vergilerle seçim çalışması yapıyorlar. Bu ülkede inanç özgürlüğünü hiç yaşamamış olanlar varken, inanç özgürlüğü ad altında bu şehrin her sokağında katliam yapmış çeteleri besliyorlar. Bu çeteleri listelerini alıyorlar. Yardımlaşma, eğitim derneği adı altında mahallelerimizin içine kadar sokuyorlar” dedi. Gaziantep’i bu çetelere sığınak haline getirdiklerini ifade eden Karaca, “Çocukların okula gittiği, kadınların pazara gittiği bu sokaklarda kol gezmelerine izin vermemek için buradayız” diye sözlerine devam etti. Kadınların, gençlerin ve çocukların özgürlüğü için mücadele ettiklerini ifade eden Karaca, “Bizim saraylardan akan milyonlarımız yok, bizim satın alınmış medyamız yok ama bizim onlardan daha güçlü olan halkımız var. Biz sırtımızı bu güce dayayarak emekçilerimizin özgürlüğü için mücadele edeceğiz” dedi. Yeşil Sol Parti (YSP)’in her bir adayının tek tek her vatandaşa ulaşmak için uğraştığını belirtti. Karaca, “Bizim, bizi bilmeyenlere ve halka korku salmaya çalışanlara karşı sokak sokak, ev ev gezip anlatmamız gerekiyor” söyledi. Yeşil Sol Parti (YSP) Milletvekili Adayı Mahmut Toğrul, “Zulme karşı ortak noktamız var. Zulüm nerden gelirse gelsin, birlikte zulme karşı direnmemiz gerekiyor” dedi.

'İşçiler, mecliste seçeneksiz değil'

Karaca, depremden sonra yaşanan hak ihlallerine patronların baskılarına dikkat çekerek, “İşçiler ve aileleri can derdine düşmüşken kendi kârının derdine düşen patronlar Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı’nın aday listelerinde boy gösteriyor. İşte biz tam da bu yüzden buradayız. İşçi sınıfı mecliste seçeneksiz değil” dedi. Yeşil Sol Parti listesinden 1.sıra Milletvekili Adayı Sevda Karaca, Antep’in en kalabalık işçi duraklarından biri Cengiz Topel’den vatandaşlara seslendi. Karaca, konuşmasında depremden sonra işçilerin üzerindeki patron baskısını anlatarak “Ölümle burun buruna gelmiş işçiler ve aileleri, günlerce soğukta beklediler. Ve daha depremin ikinci günüydü ki bazı işyerlerinde çalışan işçilerin telefonlarına mesajlar gelmeye başladı. Mesajlarda patronlar diyordu ki ‘Herkes kendi vardiyasına gelecek.’ Çoluğunun çocuğunun derdine düşmüş işçiler tepki gösterdi; vardiyalar işe gitmedi. Depremin üzerinden bir hafta geçti. Hasarlı binalara girmek istemeyen işçi ailelerinin önemli bir bölümü hâlâ karda kışta dışarıdaydı. Gıdaya erişim sıkıntılıydı. Kimse ailesini sokakta yalnız bırakmak istemezken işçilerin telefonlarına yeniden mesajlar yağdı: Pazartesi günü herkes iş başına. ‘İşe gelene 2000 lira deprem yardımı, gelmeyen kapı dışarı.’ Bu insanlık yoksunu patron tutumu karşısında işçiler biraz vicdan, biraz merhamet bekledi” dedi. Halı üretmenin çok mu acil olduğunu soran dokuma işçilerinin haklı tepkisini dile getiren Karaca, “Acil ihtiyaç olan halı değildi elbet, patron için acil olan kendi kârıydı. Kâr, binlerce işçinin canından da ailesinden de kıymetliydi. Nitekim 20 Şubat Hatay depremine on binlerce işçi fabrikalarında yakalandı. Bölgede yetkili tekstil sendikaları duruma sessiz kalırken Birleşik Tekstil, Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEKSEN) işe gitmeme çağrısı yaptı. İşçilere ücretli izin, kira yardımı yapılmasını talep etti” diye konuştu. “BİZ VARIZ, BİRLİKTE BAŞARACAĞIZ” Karaca işçi sınıfının seçeneksiz olmadığını belirterek, “Burası Cengiz Topel işçi durağı. Deprem sonrasında pek çok işçi bu duraktan fabrikalara aktı. İşçiler ve aileleri can derdine düşmüşken kendi kârının derdine düşen patronlar Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı’nın aday listelerinde boy gösteriyor şimdi. İşte biz tam da bu yüzden buradayız. İşçi sınıfı mecliste seçeneksiz değil. Biz varız, birlikte başaracağız” dedi. (M.TÜRKMEN)

#Sevda Karaca