Gaziantep'te iki yıl arayla aynı bölgede geçirdikleri trafik kazası sonucu engelli kalan Ebru Kineş ve Sevgi Can'ın hayatı, Büyükşehir Belediyesi Engelsiz Yaşam Merkezi'nde kesişti.
Nurdağı ilçesinde 2007'de trafik kazası geçiren 31 yaşındaki Ebru Kineş ile 2009'da aynı noktada kaza geçiren 29 yaşındaki Sevgi Can, tekerlekli sandalyeyle yaşamlarını sürdürmek zorunda kaldı.
Aynı mahallede yaşayan Kineş ve Can, komşuları aracılığıyla tanıştı. Daha sonra kader birlikteliği yapan Ebru Kineş ve Sevgi Can, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Engelsiz Yaşam Merkezi'ndeki aktivitelere katılmaya başladı.
Zamanla dostluklarını güçlendiren iki arkadaş, çevrelerine de ilham kaynağı oldu.
"Kader ortaklığımız söz konusu"
Ebru Kineş, kazadan sonra yaklaşık 6 yıl yatağa bağımlı yaşadığını söyledi.
Sevgi'den aldığı destekle hayata daha sıkı sarıldığını belirten Kineş, "Sevgi ile tanıştıktan sonra tedaviye başladım. Benzer omurilik yaralanmalarımız var. Adeta bir kader ortaklığı içindeyiz. Eskiden her şeyi ailemizle yaparken şimdi birlikte bağımsız hareket ediyoruz." dedi.
Toplumun engelli bireyler için daha duyarlı olması gerektiğini anlatan Kineş, şöyle konuştu:
"Aslında herkesin yapamadığı birçok şey var. Bu, engelli olduğu anlamına gelmiyor. Biz sadece ayaklarımızı kullanamıyoruz. Bunun için de destek aparatları ile tekerlekli sandalye kullanıyoruz. Elden bir sistemle otomobil kullanabiliyoruz. Engelli bireylerin, eğer bilgileri yoksa, sosyal ortamlara girerek bilgi sahibi olmaları gerekiyor."
"Tekerlekli sandalyenin engel taşıdığını düşünmüyorum"
Sevgi Can ise tedavi sürecinin ardından Açık Öğretim Lisesi ve Fakültesi'ni Ebru ile aynı yıllarda tamamladığını söyledi.
Hayatı ve yaşamayı çok sevdiğini dile getiren Can, "Ben de gitar çalıyorum, atölye çalışmalarına katılıyorum. Erişilebilirlik zaman zaman zorlayıcı olsa da biz bunları aşmaya çalışıyoruz. Tekerlekli sandalyenin bir engel taşıdığını düşünmüyorum." dedi.
İnsanların yaşadığı olumsuz olaylara karşı umudunu yitirmemesi gerektiğini vurgulayan Can, "Biz de ilk başta böyle bilinçli değildik. Kendimizi geliştirdik ve insanlara karşı 'biz her şeyi yapabiliyoruz' diyerek engelleri aştık. Bazı ön yargıları aşmak için zaman gerekiyor." ifadesini kullandı.