Grup kararına uymamıştı
CHP Gaziantep Şehitkamil meclisinde geçtiğimiz ay Belediye Meclis üyesi Kadir Yemişen grup kararına uymayarak red oyu vermişti.Beklenmedik bu hamleden sonra disiplin kuruluna sevk edilen Kadir Yemişen akabinde partisi CHP’den istifasını vermişti.
Şehitkamil Ağustos ayı 1.meclis toplantısına katılan ve şuanda bağımsız olan Yemişen diğer bağımsızların aksine YRP’nin arka sırasınada oturmamıştı.
Sessizliğini bozdu
Bugün düzenlenen Ağustos ayı 2. Meclis toplantısında ise Kadir Yemişen sessizliğini bozarak şu açıklamalarda bulundu.
Sayın Başkan, kıymetli meclis üyeleri,
Bugün burada eğitim yardımları, sosyal destekler ve ödüller gibi olumlu başlıkları görüşmekteyiz. Ancak, bu desteklerin anlamlı ve adil olabilmesi için ülke genelinde yaşanan bazı temel sorunlara da dikkat çekmemiz gerektiğine inanıyorum.
"Kamuoyunun adalete olan inancı sarsılıyor"
LGS ve YKS sınavlarına giren milyonlarca gencimiz, ne yazık ki son yıllarda sınav güvenliğiyle ilgili ciddi şüpheler ve soruşturmalara maruz kalmaktadır. Sınav sorularının sızdırıldığına dair iddialar, sıralama ve yerleştirme süreçlerine dair güvensizlik, tercih dönemlerinde yaşanan kaotik ortam; gençlerimizin motivasyonunu kırmakta, kamuoyunda adalet duygusunu zedelemektedir.
Yemişen gündemde konuşulan sahte diploma skandalı hakkındada şunları dile getirdi;
"Buna ek olarak, sahte diplomalarla kamu görevlerine atanan kişilere dair basına yansıyan haberler, gençlerin emeklerine gölge düşürmektedir. Emek vererek sınavlara hazırlanan öğrenciler, liyakatin yerini torpilin ve sahtekârlığın aldığı bir düzende geleceklerinden endişe etmektedir."
Şehitkamil meclisindeki tartışmalarıda eleştiren Yemişen açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
"Bu mecliste de seviyesiz tartışmalar yaşandı"
"Ne yazık ki, bu meclis çatısı altında da zaman zaman kişisel hakaretler, seviyesiz tartışmalar ve temsil makamıyla bağdaşmayan söylemler yaşanmaktadır. Bu durum, halkın temsilcilerine olan güvenini sarsmakta, yerel demokrasiyi zayıflatmaktadır."
Meclis kürsüsü, siyasi hesaplaşmaların değil; halkın sorunlarının, gençliğin beklentilerinin, toplumun adalet talebinin dile getirildiği bir kürsü olmalıdır.
Bu vesileyle şunu da ifade etmeden geçemeyeceğim:
Sırf bir gündem maddesinde kendi vicdanımla oy kullandığım için, parti içi disiplin sürecine maruz bırakılan bir meclis üyesi olarak, burada konuşulan her başlığın aslında temsiliyetin onuruyla yakından ilgili olduğunu düşünüyorum.
Meclis üyesi olmak, sadece el kaldırmak değildir; halk adına karar verirken, sorumluluk almak, gerektiğinde bedel ödemeyi göze almaktır.
Partili olmanın gereği sadakatse, temsil makamında olmanın gereği de hür iradedir.
Bu nedenle disiplin değil, anlayış ve demokratik hoşgörü esas alınmalıdır.
Bizler, seçilmiş meclis üyeleri olarak, sadece gündem maddeleri hakkında değil, toplumsal vicdanı ilgilendiren temel konular hakkında da sorumluluk taşıyoruz. Gençlerimize adaletli, liyakat esaslı ve güvenilir bir gelecek sunmak hepimizin ortak görevidir.
Siyaset, bağırmakla değil, halkın hakkını savunmakla yapılır. Meclis ise sadece parmak kaldırılan bir yer değil, vicdanla karar verilen bir makam olmalıdır.
Saygılarımla."
