Korkut Küçükcan’ın ölümü ile sonuçlanan kaza ile ilgili Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 9.Ağır Ceza Mahkemesinde taksirle ölüme ve yaralamaya sebebiyet verme sebebiyle dava açıldı. Davanın ilk duruşmasına Davacı Zeynep Küçükcan, Süreyya Küçükcan, ve Kemal Küçükcan katıldı.
Sanık sandalyesinde Eda Can İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Selim Ener, Derviş Karakuş, Ali Fuat Tonuç, Uğur Çağlar, Metin Dertli ve Durdu Bozkurt yer aldı. Şahinbey Belediyesi ise ilk duruşmada yer almadı.
Davaya Gaziantep Barosu ve İnşaat Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesi de müdahil oldu.
“ALIR VERİRKEN PROTOKOL YAPMADIK”
Savunma için söz alan Edacan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Selim Ener, “15 bin kişilik cami yapımı için Şahinbey Belediyesi’nden bize ulaştılar. Hayrınıza yapmak ister misiniz diye sordular. Yer gösterdiler, destek verdiler. 1,5 milyon TL harcadık. 2015 yılında Şahinbey Belediyesi’ne devrettik. Alırken ve verirken protokol yapmadık.
Belediyeye 1.5 milyon TL harcayabileceğimizi söyledik. Şifai olarak anlaştık. Cami yapılacak yer imar planında park olarak görünüyordu, ruhsatı yoktu. Belediye yetkilleri imar tadilatı yaparak ruhsatını alacaklarını söylediler. Imar müdürü Aslettin Yıldız ile bu konuyu görüştük. 2015 yılına kadar cami inşaatına devam ettik, 1,5 milyon TL harcadık, 25 metrekare kadar yükselttik. Cami için belirlenen bedelin yüzde 60'ını biz harcadık, yüzde 40'ı da belediye bize beton ver hafriyat desteği sağladı. 2015 yılı sonunda belediyeye devredildi. Bizden sonra belediye cami inşaatına devam etti. Cami için herhangi bir protokol yapmadık.
Bizim inşaat yaptığımız dönemde İskele ile ilgili kanun yoktu. Biz inşaatı ve iskeleti sağlam şekilde teslim ettik. Suçlamaları kabul etmiyorum, beraatımı istiyorum.” dedi.
Eda Can İnşaat Ortağı Uğur Çağlar ise, "2012 yılında büyük bir cami yapacaklarını belirterek bize ulaştılar. Cami projesinin çok büyük olduğunu söyledik. Bize maddi durum kadar inşaata devam etmemizi, gereken noktada devam edeceklerini söylediler. Biz de yaptık. ”dedi.
RUHSAT YOKSA NASIL YAPTINIZ?
Çağlar’ın savunması sırasında Mahkeme Başkanı “Ruhsat yoksa nasıl yaptınız?" sorusunu yöneltti.
Çağlar, Ruhsatı olmayan bir yerde inşaat yapılamayacağını biliyorum. İnşaata başlanıldığında ruhsat yoktu. O dönem Belediyenin İmar Müdürü Aslettin Yıldız bize ruhsat sorununun çözüleceğini söyledi. Belediye temeli kendi attı, proje ile bize teslim etti. O dönemde Çelik iskele zorunluluğu yoktu. Biz de ahşap iskele kurduk. 2015 yılında cami inşaatını belediyeye teslim ettik. Buna ilişkin protokol yapmadık. Bu tarihten sonra inşaatın bizimle bir ilgisi kalmadı. Çelik iskele ile ilgili zorunluluk 2014'te çıktı. 2 yıl geçiş süresi verildi. Biz hayır için cami inşaatına girdik. Vaat etmiş olduğumuz parayı harcadıktan sonra inşaatı belediyeye devrettik. Durdu Bozkurt, cami inşaatını yaparken iskele sistemini yapan kişiydi. Biz devrettikten sonra belediye ile çalışmaya devam ettiğini duyduk.
Durdu Bozkurt'un ardından Derviş Karakuş'un işi devraldığını öğrendik. Derviş Karakuş'un iskeleti yenilediğini ifade ettiler.”dedi.
İSKELETİ AHŞAP YAPTIK
Eda Can İnşaat Ortağı Ali Fuat Tonuç da savunmasında "İnşaat belediyeye ait olduğu içi kontrol onlardaydı. Ayrı bir yapı denetim firması yoktu. Ortağımız Uğur Çağlar, caminin yapımını takip ediyordu. Çelik iskele o tarihte zorunlu olmadığı için iskeleti ahşaptan kurduk. 2015 yılının 8-9. aylarında devrettik. Biz devrettikten sonra inşaat yükseldiği için iskelede yükseldiği için bizim yaptığımız iskele üzerine iskele yapmaya devam etmişler. Bu aşamadan sonra cami inşaatıyla bir ilgimiz kalmadı. Belediye ile herhangi bir protokol yapmadık. Metin Dertli, 2015 yılında bizden ayrılarak Şahinbey Belediyesi’ne geçti. Köylere yapılan camilerden sorumlu olduğunu biliyorum. Ancak bu camiye bakıp bakmadığını bilmiyorum. İnşaat devrederken inşaat 25 metre yüksekliğinde idi." Şeklinde konuştu.
“BELEDİYENİN KATILMAMASI ÜZÜCÜ”
Mahkemede söz alan Korkut’un kardeşi Süreyya Küçükcan, "Ben maktulün kardeşiyim. Kendisi iş güvenliği ve yapı güvenliği konusunda alanında etkin bir isimdi. Cami inşaatından statik inceleme yapmak üzere belediye ile sözlü olarak anlaşma yaptığını ve görevlendirildiğini biliyorum. Tüm sorumluların cezalandırılmasını ve davaya katılım istiyorum.”dedi.
Süreyya Küçükcan'ın avukatı, “Asıl sorumlu Şahinbey Belediyesi’nin davada olmaması üzücüdür. Gelinen aşamada Şahinbey Belediyesi'ndeki asıl sorumluların bulunmaması kamu vicdanını yaralamıştır. İçişleri Bakanlığı’na başvuru yapıldı. Soruşturma izni kabul edildi ancak Danıştay bu soruşturma kararını bozdu”dedi.
ADALETE İNANCIMIZ SARSILDI
Korkut’un eşi Zeynep Küçükcan, soruşturma izni verilmemesini eleştirerek "Her şey apaçık ortada iken sorumlular hakkında soruşturma izni verilmemesi Adalete olan inancımızı sarstı. Eşim işinde uzman bir ismdir. Belediye ile mail yoluyla yapılmış işler var. İskelenin çökme sebebi beton dökme işlemidir. Beton dökme sırasında iskelede kayma meydana geliyor ve beton dökme işlemi durduruluyor. Eşim kurban oldu, bir cinayet söz konusu. Ruhsatı, yapı denetimi, iş güvenliği yok.
Belediye ile görüşmeye gideceğini ve onun öncesinde camide inceleme yapmaya gittiğini biliyorum. Parselizasyon eşim göçük altında iken neden yapıldı? Belediye eşimin bareti olmadığını iddia etti. Ancak eşim işi bilen bir insandı ve kamera kaydını incelediğimizde baretinin olduğu da görülüyor.
Göçük altında iken bareti bulunduğunda Gaziantep Valisi Korkut'a ulaşılmak üzere olunduğunu açıkladı. Sonrasında ise baret ortadan kayboldu. Bir işçiye ait olduğu söylendi. Kendi adıma ve çocuklarım adına davaya katılmayı talep ediyorum.”dedi.
Duruşmada iskelede meydana gelen kayma görseli mahkeme heyetine sunuldu. Bilirkişi raporunda da Korkut Küçükcan'ın kusursuz olduğu belirtildi. TMMOB tarafından hazırlanan raporda da yapının durumu ortaya kondu.
Davacı avukatı, “ODTÜ ve Üsküdar Üniversitesi tarafından hazırlanan raporlar da işin belediyeye ait olduğu ve Belediyenin kusurlu olduğunu ortaya koydu. Şu anda tanık olarak bile belediye yetkilileri duruşmaya gelmedi.”dedi.
MAHKEMEDEN KARAR ÇIKTI
Mahkeme, Zeynep Küçükcan, Süreyya Küçükcan, Kemal Küçükcan’ın davaya müdahil olma talebinin kabulüne, TMMOB Gaziantep Şubesinin davaya katılım talebinin bir sonraki celseye bırakılmasına, Gaziantep Barosunun talebinin reddine, davaya katılmayan sanıkların bir dahaki celseye davaya katılımlarının sağlanmasına, diğer tanıklara tebligat çıkarılmasına, Şahinbey Belediye Başkanlığına müzekkere yazılarak 2012-2019 yılları arasında İmar Müdürlüğü yapan isimlerin tarafına bildirilmesine ve duruşma gününde tanık olarak dinlenmesine, duruşmanın 15 Eylül Saat 13.30’da yapılmasına karar verdi.
A.DUMAN