Hava Durumu

Tekrar yaşanmaması için bilim göz ardı edilmemeli

TEMA Vakfı, bilimsel gerçeklerin ve planlama esaslarının asla göz ardı edilmemesi gerektiğini bir kez daha hatırlattı.

Haber Giriş Tarihi: 19.04.2023 16:56
Haber Güncellenme Tarihi: 19.04.2023 17:01
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.gazeteekspres.com/
Tekrar yaşanmaması için bilim göz ardı edilmemeli

Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde 6 Şubat’ta meydana gelen, 11 ilde yıkıma, on binlerce can kaybına sebep olan ve tüm Türkiye’yi derinden etkileyen depremlerin üzerinden 2 ay geçti. Deprem bölgesinde yer alan illeri kapsayan çevre düzeni planlarına ilişkin bugüne kadar yaklaşık 10 dava açan TEMA Vakfı, benzer felaketlerin yaşanmaması için bilimsel gerçeklerin ve planlama esaslarının asla göz ardı edilmemesi gerektiğini bir kez daha hatırlattı.

Depremin etkilerinin bu denli büyük olmasının temel sebeplerinden birinin tarım alanlarının ve yapılaşmaya uygun olmayan alanların kentsel gelişmeye açılması olduğuna vurgu yapan TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, “Yumuşak zeminli bu topraklar üzerinde üstün kamu yararına ve şehircilik ilkelerine aykırı bir şekilde yapılan yapılaşmalar yaşanan felaketin boyutunu artırmıştır. Yapıları yerle bir ederek bir felakete dönüşen depremlerin acı sonuçlarında müteahhit kusuru, mühendislik hatası, eksik veya kötü malzeme seçimi elbette etkilidir. Tüm bu etkilerin yanında, planlama esaslarına uygun olmayan kentsel gelişme alanlarının yerle bir olması, hatalı arazi kullanım kararlarıyla depremin ilişkisini diğer nedenlerden daha açık biçimde ortaya koymuştur. Ülkemizde yaşanan bu felaket, arazi kullanımlarının bilimsel kriterler dikkate alınarak ve şehircilik ilkelerine uygun biçimde planlanmamasıyla yakından ilişkilidir” diye konuştu.

TEMA Vakfı deprem bölgesinde yaklaşık 10 dava açmıştı

TEMA Vakfı’nın tüm çevre düzeni planlarının kamu yararına ve şehircilik ilkelerine uygun biçimde yapılmasını sağlamak için çalıştığını bir kez daha hatırlatan Deniz Ataç, “Bu kapsamda onaylanan tüm çevre düzeni planları ve değişiklikleri takip edilerek gerekli itirazlar kurumlara iletiliyor ve aykırılıklara karşı davalar açılıyor. Deprem bölgesinde bu planlar yoluyla geliştirilen mekânsal kararlara bakıldığında, kararların sağlıklı yaşam alanları oluşturmak yerine ne yazık ki ‘inşaat odaklı büyümenin bir aracı’ halini aldığı görülebiliyor” dedi.

Ataç, Vakfın deprem bölgesinde yer alan ve bazı illeri kapsayan çevre düzeni planlarına ve üzerinde yapılan değişikliklere karşı yaklaşık 10 dava açtığının altını çizerek, “Bu davalarda itiraz edilen konuların başında; planlamanın en temel ilkeleri çiğnenerek dere yataklarının, su seviyesi yüksek arazilerin ve tarım alanlarının kentsel gelişmeye açılması gelmektedir. Şubat ayında yaşadığımız felaketle birlikte yapılaşmaya açılmaması konusunda uyarılan bu alanlardaki toprağın niteliklerinin sadece tarım sektörüyle değil depremle olan ilişkisi de çok acı bir biçimde ortaya çıkmıştır” ifadelerini kullandı.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.