Gaziantep, Türkiye’nin birçok yerinde unutulmaya yüz tutan zanaatları bugün hâlâ yaşatan bir şehir. Özellikle kentin tarihi bölümünde, ardışık atölyelerde ustalar gün boyu üretimi sürdürmektedir. Kentin karakterini yansıtan en özel hediyelikler arasında öne çıkan beş başlık şunlar:
Yemeni
Gaziantep’in deriden yapılan, geleneksel “köşker” işi pabuçları olan yemeniler, ustaların elinde tamamen el işçiliği ve dikişle hayat buluyor. Bir yemeni; manda, sığır, oğlak, keçi ve koyun olmak üzere toplam 5 farklı hayvan derisinden üretilmektedir. Her biri yoğun emek gerektiren yemeniler, şehirden hatıra olarak alınabilecek en karakteristik ürünlerin başında gelmektedir.
Kutnu Kumaşı
Bir zamanlar padişah kaftanlarına zarafet katan kutnu, bugün daha çok turistik amaçlı çanta, perde ve dekoratif yastık kılıfı gibi ürünlerde karşımıza çıkmaktadır. Kökleri Anadolu Selçukluları’na uzanan kutnu, 16. yüzyıldan bu yana yalnızca bu coğrafyada dokunuyor ve buradan dünyaya gönderilmektedir. Hammaddesinde suni ipek ve pamuk ipliği bulunmaktadır.Bakır ve Sedef İşleri
Gaziantep’te bir numaralı zanaat bakır işçiliği. Kadın-erkek pek çok usta hem atölyelerin hem de satış dükkânlarının bir arada bulunduğu Bakırcılar Çarşısı’nda üretim yapıyor. Gece geç saatlere kadar içeriden “tak tuk” kakma sesleri yükseliyor; kimi dükkânlarda baba-oğul ustalar birlikte işi toparlıyor.
Kentin ikinci güçlü zanaatı ise sedef işçiliği. Sedef; midye, istiridye gibi deniz canlılarının kabuklarındaki pırıltılı maddeden elde ediliyor. Denizi olmayan Gaziantep’te böyle bir zanaatın gelişmiş olması dikkat çekici; bu durum, kentin İpek Yolu üzerindeki konumunun etkisiyle açıklanıyor.
Kahke
Gaziantep’in en ünlü atıştırmalıklarından kahke, tarifinin sır gibi saklanmasıyla biliniyor. Lezzetinin sırrı ise nohut mayası. Bu yönüyle kahke, yalnızca Gaziantep’e özgü bir tat olmayı sürdürülmekte. Dayanıklılığıyla da öne çıkan kahke; dışarıda yaklaşık 3 ay, buzdolabında ise 6 aya kadar tazeliğini korumaktadır.
Antep Fıstığı
Gaziantep mutfağının dünyaca ün kazanmasında Antep fıstığının payı büyük. Fıstık, baklavanın türlü çeşitlerinden fıstıklı kebaba uzanan geniş yelpazede tuzlu-tatlı pek çok lezzetin standardını yükseltiyor. “Antep fıstığı” adının kökeninde, Türkiye’de ilk fıstık üretiminin Gaziantep’te başlaması ve bugün de ülkede üretiminin büyük bölümünün burada yapılması yatmaktadır.
Fıstığın türleri arasında farklılıklar var: Örneğin İran fıstığı, alışılmış taneleme göre daha iri ve daha az yağlı; Gaziantep’te üretilenler ise genellikle yağlı ve orta büyüklükte. Hasat takvimi de alışverişi etkiliyor: Ekim sonu–Kasım başında “yeni hasat” ürün bulunabiliyor; Ağustos–Eylül aylarında ise taze Antep fıstığına rastlamak mümkün. Ziyaretçilerin alışveriş listesinde çoğu zaman bir-iki kilo Antep fıstığı ilk sıralarda yer almaktadır.