Dünyada her yıl 2 milyondan fazla, Türkiye’de ise yaklaşık 41 bin kişiye akciğer kanseri tanısı konuluyor. Erkeklerde en sık görülen kanser türü olan akciğer kanseri, kadınlarda da meme ve kolorektal kanserlerden sonra üçüncü sırada yer alıyor. Kansere bağlı ölümlerde ilk sırada bulunan bu hastalığın en önemli nedeni sigara olarak gösteriliyor. Akciğer kanserlerinin yaklaşık yüzde 85’inin sigara kullanımına bağlı geliştiği belirtiliyor.

Akciğer kanserinden korunmanın en etkili yolu sigara ve tütün ürünlerinin bırakılması, pasif içicilikten uzak durulması ve çevresel risklerin azaltılması olarak öne çıkıyor. Sigaranın bırakılması, kanser riskini zamanla belirgin şekilde azaltıyor ancak yoğun ve uzun süreli kullanım sonrası riskin tamamen yok olmadığının da altı çiziliyor.

Akciğer kanserinin erken dönemlerinde çoğunlukla belirti vermemesi ve özellikle öksürük gibi yakınmaların sigaraya bağlanması nedeniyle hastalık çoğu zaman ileri evrede teşhis ediliyor. Erken tanının sağkalım açısından kritik olduğu vurgulanırken, çok erken evrelerde tespit edilen tümörlerin yalnızca cerrahi ile tamamen tedavi edilebildiği ifade ediliyor.

50 yaş ve üzeri için yıllık tarama önerisi

Yüksek risk grubunda yer alan, uzun yıllar yoğun sigara içen ya da geçmişte içmiş 50 yaş ve üzeri kişilere her yıl düşük doz bilgisayarlı akciğer tomografisi ile tarama yapılması öneriliyor. Bu yöntem sayesinde henüz belirti vermemiş erken evre kanserlerin yakalanabildiği belirtiliyor.

Kadınlarda akciğer kanseri artıyor

Akciğer kanseri erkeklerde kadınlara kıyasla 3–3,5 kat daha sık görülüyor. Bu farkın temel nedeni sigara kullanımının erkeklerde daha yaygın olması olarak gösteriliyor. Ancak son yıllarda kadınlarda sigara kullanımının artmasıyla birlikte akciğer kanseri görülme sıklığının da yükseldiği ve iki cinsiyet arasındaki farkın giderek azaldığı ifade ediliyor.

Sigara en büyük risk faktörü

Sigara dumanında bulunan çok sayıda kimyasal maddenin önemli bir bölümünün kanserojen olduğu, bu maddelerin akciğer dokusunda genetik hasara yol açarak kansere neden olabildiği belirtiliyor. Sigaranın yanı sıra hava kirliliği, radon gazı, asbest maruziyeti, pasif içicilik, ev içi duman ve genetik faktörler de risk unsurları arasında yer alıyor.

İşte bağışıklığı güçlendiren o besinler
İşte bağışıklığı güçlendiren o besinler
İçeriği Görüntüle

Belirtiler genellikle geç dönemde ortaya çıkıyor

Hastalık erken dönemde çoğunlukla sessiz ilerlediği için teşhis çoğu zaman geç konuluyor. İleri evrede uzun süreli öksürük, kan tükürme, nefes darlığı, ses kısıklığı, göğüs ağrısı, boyunda şişme ve hırıltı gibi belirtiler görülebiliyor. Şüpheli durumlarda düşük doz bilgisayarlı tomografi en uygun görüntüleme yöntemi olarak kabul ediliyor. Kesin teşhis ise biyopsi ile konuluyor.

Tedavide önemli ilerlemeler sağlanıyor

Akciğer kanserinin tedavisinde cerrahi, radyoterapi, kemoterapi, hedefe yönelik ilaçlar ve immünoterapi kullanılıyor. Son yıllarda hedefe yönelik tedaviler ve immünoterapiler hem erken hem de ileri evre hastalarda önemli bir seçenek haline geldi. Tümörden alınan örnekler üzerinde yapılan kapsamlı genetik analizlerle kişiye en uygun tedavinin belirlenebildiği, bu sayede yaşam sürelerinde belirgin artışlar elde edildiği belirtiliyor.

Kaynak: Haber Merkezi