İttihat ve Terakki'nin besin kaynağı1789 Fransız İhtilali’dir. Fransız İhtilalı bütün dünyayı etkilediği gibi Osmanlı Devletini de etkilemiş, toplumda eşitlik, özgürlük, kardeşlik, milliyetçilik, milli irade, vatan kavramlarına hassasiyet oluşmuştur. Bu düşünceler Osmanlı ülkesinde Gayri Müslimler ve Araplar üzerinde devletten ayrılma, kendi milli devletlerini kurma konusunda örgütlenmeye sevk ederken Türk toplumunda Osmanlı'yı kurtarma, milli bir kimliğe bürünme ve demokratikleşme konusunda tetiklemiştir. Türk toplumunda bu fikirler yabancı ülkelerde eğitim görenler tıbbiye, harbiye ve mülkiye öğrencileri arasında yayıldı. Onların vatansever hisleri ve olağanüstü çabaları ile Osmanlı'dan Türkiye'ye geçiş, millileşme, çağdaşlaşma, demokratikleşme istikametinde olmuştur.
İttihat ve Terakki'nin amacı:
1-) Vatanı içinde bulunduğu kötü durumdan kurtarmak
2-) Milleti içinde bulunduğu zulüm ve esaretten çıkarıp insanlığa layık bir biçimde yaşatmaktır.
Bu amaçlara varmanın yolu ise Kanuni Esasi'nin yürürlüğe girmesi olduğundan İttihat ve Terakki'nin temel amacını Kanuni Esasi'nin ilanı oluşturur. Vatanın kurtuluşu ve bütünlüğünün sağlanması ise ülkede din ve ırk ayrımının yapılmamasına bağlıdır. Bu durum başlangıçta onların Osmanlıcı bir zihniyete sahip olmalarına, milliyetçiliği ön plana çıkarmamalarına yol açmıştır. Ancak daha temel politikaları milliyetçilik olmuştur. Bununla beraber İttihat ve Terakki çatısı altında her görüşten kimse var olmuştur. İttihat ve Terakki Partisi sağ, sol, orta ne kadar renk, desen varsa bünyesinde barındıran bir partiydi. İslamcı, Türkçü, sosyalist her fikirsen kimse bulunurdu. Aralarında siyasal bir birliktelik yoktu. Onları birleştiren kalplerindeki devrim ateşiydi.
Yahya Kemal Beyatlı şöyle demiştir: "İttihat ve Terakki kadar bin türlü yaradılışı, bin türlü emeli bir araya toplamış bir siyasi cemiyet görmek imkansızdır. " İttihatçıların içinde dinsiz masonlar yanında, en koyu İslam İttihatçıları, en geniş insaniyetli medeniyetçiler yanında en dar kafalı milliyetçiler bulunduğu gibi en karakterli tanınmış adamlarla karaktersizlikleri herkesçe bilinen adamlar, maddi çıkarlardan uzak, temiz vatanseverlerle en büyük vurguncular yan yana olmuştur.
Sina Akşin ise ittihat ve Terakki'nin bir burjuva hareketi olduğunu söyler. Akşin'e göre Yeni Çağ'da Avrupa'da Meşrutiyet ve demokrasi nasıl burjuvazinin istekleri arasında baş köşeyi işgal ediyorsa Avrupa'da gördükleri Meşrutiyeti isteyen Jön Türk aydınları kendileri kapitalist olmamakla birlikte zihniyetlerinin feodallik yerine burjuvalığa
yönelik faaliyetleri vardır. Edindikleri çağdaş, Avrupai dünya görüşünün ve özlemlerinin tanımı budur. İktidara geldiklerinde de Türklerin denetiminde kapitalist bir gelişme görülür.