Bu haber metni, 16. Boğaziçi Zirvesi’nin yalnızca bir ekonomi ya da diplomasi platformu değil, aynı zamanda yapay zekânın küresel düzeni nasıl şekillendireceği konusunda bir düşünce laboratuvarına dönüştüğünü gösteriyor. Zirve, bu yıl “Küresel Zorluklar: Yeni Gerçeklere Uyum” temasıyla gerçekleştirilirken, farklı kıtalardan yüzlerce akademisyen, iş insanı, bakan ve girişimciyi aynı masada buluşturdu. İki gün boyunca tartışılan konular, özellikle dijital dönüşüm, etik, yapay zekâ, güvenlik, finansal sistemler ve sürdürülebilir kalkınma başlıklarında derinleşti.
Yapay zekâ artık gündemin merkezinde
Zirvenin en belirgin mesajı, yapay zekânın artık bir “teknoloji aracı” olmaktan çıkıp ekonomik güç, etik değer ve küresel rekabet unsuru haline geldiğiydi. Eski Google CEO’su Eric Schmidt, yapay zekânın çok yakın gelecekte “matematik ve kodlama alanında en iyi lisansüstü öğrencileriyle boy ölçüşecek düzeye geleceğini” söyleyerek, insan emeğinin geleceği konusundaki endişeleri yeniden gündeme taşıdı.
Bu açıklama, katılımcılar arasında üretken yapay zekâ ile insan zekâsının birleştiği yeni bir çağın sınırlarına dair tartışmaları alevlendirdi. Özellikle “Zekâ Çağı: Güç, Etik ve Gelecek” başlıklı panelde konuşulanlar, insanın teknolojik çağda kendi sınırlarını yeniden tanımlaması gerektiğini vurguladı.
Veri, etik ve iş dünyası: Yeni dönemin üç sacayağı
İş dünyası temsilcileri, yapay zekâ ile birlikte artık veri yönetimi, algoritmik karar alma ve etik şeffaflık konularının her geçen gün daha kritik hale geldiğini belirtti.
İş Bankası AI Factory’den Can Bakır, yapay zekânın karar alma süreçlerinde doğru veriyle beslenmemesi halinde “kurumsal önyargıların sistematik hale gelebileceği” uyarısında bulundu.
BCG Platinion’dan Mehmet Gökmen ise bu yeni dönemi “veri, karar ve güç üçgeni” olarak tanımladı. Ona göre, geleceğin başarılı şirketleri sadece teknolojiye değil, veri güvenliğine ve insan odaklı tasarıma yatırım yapanlar olacak.
Sağlıkta algoritmalar ve insan dokunuşu
Zirvenin sağlık temalı oturumlarında, “Yeni Bir Sağlık Çağı: Yapay Zekâ ve Uzun Ömür Ekonomisi” paneli öne çıktı. Burada, tıp alanındaki yapay zekâ uygulamalarının sadece teşhis hızını değil, aynı zamanda yaşam kalitesini artırmaya da odaklanması gerektiği vurgulandı.
Dr. Adil Mardinoğlu ve Dr. Ahmed İsmail, veri tabanlı sağlık modellerinin insan faktörünü dışlamadan tasarlanması gerektiğini belirtti. Katılımcılar, insanla makine arasında kurulacak iş birliğinin “biyolojik zekâyla dijital zekânın ittifakı” olarak görülmesi gerektiği konusunda hemfikirdi.
Ticari diplomasi ve küresel köprüler
Zirve, yalnızca teknoloji odaklı değil; aynı zamanda jeopolitik ve ticari diplomasi konularında da etkileyici bir gündeme sahipti.
“Diplomasiden Piyasalara: Ticari Diplomasi Küresel Gücün Yeni Anahtarı mı?” panelinde, OMV Petrom’dan Franck Neel ve TÜGİAD Başkanı Gürkan Yıldırım, ticari ilişkilerin artık sadece ekonomik değil, aynı zamanda stratejik bir güvenlik konusu olduğunu ifade ettiler.
“Afrika ve Avrasya: Stratejik Bir Köprü” oturumunda ise katılımcılar, küresel tedarik zincirlerinin yeniden yapılandığı bir dönemde, Türkiye’nin jeoekonomik konumunun giderek daha fazla önem kazandığını belirttiler.
Finans, enerji ve güvenlik: Yeni paradigmalara geçiş
Zirvede finansal sistemlerin geleceğine dair yapılan tartışmalar, kripto ekonomisi, dijital bankacılık ve merkeziyetsiz finans alanlarına odaklandı.
Dr. Mahfi Eğilmez ve Sant Manukyan gibi isimler, sermaye akışlarının artık klasik finans teorileriyle açıklanamayacak kadar algoritmik dinamiklere sahip olduğunu ifade ettiler.
Enerji panelinde ise “Gücün Geleceği: Enerji, İnovasyon, Strateji” başlığı altında, yenilenebilir teknolojilerin dijitalleşme ile nasıl birleşebileceği tartışıldı.
Güvenlik temalı oturumda Orgeneral Ercan Eroğlu ve Tony Schiena, dijital tehditlerin devletlerin savunma stratejilerini yeniden tanımladığını belirterek, siber güvenliğin artık “askeri caydırıcılığın yeni cephesi” olduğunu vurguladılar.
Kadın liderliği, yönetişim ve dönüşüm
Zirvede toplumsal kapsayıcılık da unutulmadı.
“Cam Tavanı Kırmak” panelinde, kadınların teknoloji ve finans dünyasındaki konumları ele alındı. Katılımcılar, kadın liderliğinin kurumsal dönüşümün etik pusulası olarak görülmesi gerektiğini dile getirdiler.
“Yönetmek Kolay, Yönetişim Zor” panelinde ise Allianz’dan Cansen Başaran Symes, dijital dönüşüm çağında yönetim anlayışının “komuta zinciri”nden “katılımcı ekosistem”e evrildiğini vurguladı.
Boğaziçi Zirvesi: Türkiye'nin küresel vizyon vitrini
Boğaziçi Zirvesi, bir kez daha Türkiye’nin diyalog ve inovasyon merkezlerinden biri olma iddiasını pekiştirdi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ekonomik görünüm sunumu, küresel yatırımcıların dikkatle takip ettiği başlıklardan biriydi.
Zirve boyunca ortaya çıkan genel kanaat, “teknolojiyi yönetenin geleceği yöneteceği” yönündeydi. Yapay zekâ, bu anlamda yalnızca bir araç değil, aynı zamanda iktidarın, etik sorumluluğun ve sürdürülebilir kalkınmanın yeni belirleyeni olarak görüldü.
Kasım 2026’da yapılacak 17. zirve, bu yıl tartışılan konuların pratiğe ne kadar yansıyacağını gösterecek. Belki de o zamana kadar, insan ve algoritma arasındaki rekabet değil, iş birliği modeli konuşuluyor olacak.
Kaynak: Euronews
ZAFER ÖZCİVAN
Ekonomist-Yazar