Bugün 42 yılı geride bırakıyoruz…
Ben de bu sürecin 14 yılında bir fiil görev yapmanın mutluluğunu yaşıyorum.
“İlkeli, doğru, tarafsız, habercilik”
İlk günden bu yana bu ilkelerden sapmadan yayın hayatımızı sürdürmeye çalışıyoruz.
Gazetemizin kurucusu “Halil Zor”un belirlediği bu ilkeler, bu gazetenin 42 yıl ara vermeden bugünlere gelmesinde en büyük etken oldu.
**
42 yılda nice iktidarlar, belediye başkanları, milletvekilleri, siyasetçiler geldi geçti, Gaziantep ve ülke sahnesinden.
Hepsi Ekspres’in arşivlerinde yerini aldı ve geleceğe taşınacak.
42 yıldır Gaziantep’in günlüğünü tutan Ekspres’in arşivi, geleceğin önemli bilgi kaynaklarından birisi olacak…
Bu inançla muhafaza ediyoruz o değerli arşivimizi…
**
Son dönemlerde yerel gazeteler, çokça tartışılır oldu.
Tabi ki her sektörde yaşanan yozlaşmalar mesleğimizde de var.
Ama bugünlerde eski avukatlar, eski doktorlar, eski esnaflar, hatta eski siyasetçiler de hep özlemle aranır olmadı mı?
Yerel gazetelerden amacı habercilik, gazetecilik olanlar, bugün imkanları dahilinde en iyisini sunmaya çalışıyor kamuoyuna.
Son dönemlerde yaygın basın baş tacı edilip, yerel basın küçümseniyor ya;
Halbuki yaygın basının da mutfağıdır yerel basın…
Gaziantep’in sorunlarını, sevinçlerini, gelişmelerini bulabileceğiniz tek kaynaktır yerel basın…
Cuma günkü mecliste Haziran’dan bu yana 10. benzin istasyonu kararı geçtiğini sadece Gaziantep gazetelerinden okuyabildiniz.
Kamil Ocak’ın meydan olması için, kamuoyu oluşmasında önemli etken de Gaziantep gazeteleriydi.
Bugün Gaziantepspor’un Karabükspor galibiyetinin ayrıntıları ile okuyabileceğiniz adres de Gaziantep gazeteleridir.
**
Yerel gazetelere yapılan eleştiriler, Gaziantep’in eğitim durumunun tezahürüdür aslında.
“Ben gazete okumuyorum.” sözleri gazeteleri küçümseyeyim derken, “Ben gelişmelerden, dünyadan bihaber yaşamayı kendime uygun gören, hayatında sadece para ve iş olan insanım.” tanımlamasını kendine uygun görmektir aslında.
“18 gazetenin 18’i de aynı” sözü ise 18 gazetenin de sunduğu "bir gelişmeden bile" habersiz olduğu gerçeğini kapatma çabasıdır…
**
Okumayan, eğitimde arka sıraları kendine dert etmeyen, sosyal yaşamı oldukça kısıtlı, tek övünç kaynağı ticaret olan, buna rağmen kendini “Marka” olarak nitelendiren bir şehirde gazetecilik yapmak…
Son günlerde gazetelerin kalitesini sorgulayan eylemlere girişenler;
Önce bir şehrin durumuna ve kalitelerine bakmalılar…
**
İşte bu şartlarda 42 yılı geride bırakmanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Belki sizlerin beklentisinin altında;
Ama imkanları dahilinde en iyisini sunma çabasında…
Ve kesinlikle ilkelerimizden taviz vermeden…