Geçtiğimiz günlerde HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, T24 haber sitesinde Hakan Aksay’a verdiği röportajda, AKP’nin neoliberal bir parti olduğunu ve AKP’ye karşı verilmesi gereken mücadelenin Anti-islamcı tez üzerinden değil, emek teorisi üzerinden, antikapitalist teori üzerinden verilmesi gerektiğini söyledi
Bu tespiti “Demirtaş Haklı mı?” başlıklı bir yazı yazarak değerlendirten M.Çulhağlu şu tespitlerde bulundu; “Dinci ideoloji/dinci gericilik, metalaştırmadan artı değere el konulmasına; birikim süreçlerinden finansman ve pazar arayışlarına, oradan emek gücünün yeniden üretimine kadar Türkiye kapitalizminin en üst soyutlama düzeyinden bir alt düzeye, yani toplumsal formasyon düzeyine inmesinin başat aracılarından biri haline gelmiştir...
AKP’den kurtulmuş, AKP’siz bir Türkiye düşünebiliriz; ama dinci ideolojiden büsbütün bağımsız bir birikim süreci ve toplumsal formasyon tasavvur etmek bu saatten sonra mümkün değildir. Bugün gelinen noktada, Türkiye kapitalizmini bu ideolojiden, bu ideolojiyi de Türkiye kapitalizminden ayıramayız.”
Bu ve buna benzer tespitleri değerlendiren bir çok yazı kaleme aldığımız için Çulhaoğlu’nun bu yazısını değerlendirmeyeceğiz. AKP hegemonyasının, çalışanların işyerlerinde itaat, boyun eğme ve rıza göstermesinin nedeninin din olmadığını; yeni kapitalizmin doğasından kaynaklanan nedenlerin daha baskın olduğunu verilere dayalı olarak ileri sürdük.
Ancak şu kadarını söylemekten de kendimizi alamıyoruz. Çulhaoğlu, Marx’ın kapitalizme ilişkin çözümlemeleri olan meta üretimi, artı ürüne el konulması ve sermayenin hareket yasalarını anlattığı yazısında, Demirtaş’ın Türkiye toplumunu ve AKP’yi değerlendirirken, somut koşulları tahlil edemediğini, bu tahlili yukarıdaki paragrafta anlatılanlarla kendisinin yaptığını ima ediyor.
Tahlile bak! Hizaya gel!
90 yıllık Kemalist aydınlanmacı siyaseti, Türkiye toplumuna sosyalist ideoloji olarak yutturmaya çalışmaktan başka bir işe yaramayan hezeyanlarla; Ortadoğu’da Kürt halkının devrimini gerçekleştirmekte olan siyasetçileri değerlendirmeye çalışmak, abesle iştigaldir.
Yazı yazarken, hiçbir bilimsel veriden yararlanmadan geçmiş ezberlere göre kalem oynatmanın ve kitleleri etkilemenin modasının geçtiğini Çulhaoğlu gibilere hatırlatmak gerekiyor. Bu sosyalistleri, dünyadan soyutlanmış, hepsi yüksek eğitim almış, hepsi solcu, hepsi işçi, hepsi laik olan işçilerle bir adada baş başa bıraksak, o adada bile yönetimi ele geçirecek bir mücadeleyi örgütlemekten aciz sosyalistimsiler olarak değerlendiriyoruz.
Evet, Demirtaş haklı, AKP Neoliberal Bir Partidir…
Demirtaş: CHP akıllı davransaydı bu sene AKP'ye karşı halk iktidarı kurabilirdik. http://t24.com.tr/yazarlar/hakan-aksay/demirtas-chp-akilli-davransaydi-bu-sene-akpye-karsi-halk-iktidari-kurardik,11345 Erişim Tarihi:29.03.2015
Demirtaş haklı mı? http://ilerihaber.org/yazarlar/metin-culhaoglu/demirtas-hakli-mi/985/ Erişim Tarihi:29.03.2015
1-AKP Hegemonyasının Anahtarı Din mi, Kapitalizm mi? https://adamarblog.wordpress.com/2015/01/26/akp-hegemonyasinin-anahtari-din-mi-kapitalizm-mi/ Erişim Tarihi:29.03.2015
2-İtaat, Boyun Eğme ve Rızanın Nedeni Din mi? https://adamarblog.wordpress.com/2015/03/09/itaat-boyun-egme-ve-rizanin-nedeni-din-mi/ Erişim Tarihi:29.03.2015