Bugün Niyet-Odak-Zihniyet üçlüsünün yaşamımızdaki öneminden bahsetmek istiyorum.
Hedeflerimizi gerçekleştirmenin yolu bu üçlüden geçiyor. Ulaşmayı çok istediğiniz bir hedefinizi düşünün. Bu hedefe ulaşmanın ilk aşaması niyet etmeniz, yani onu gerçekten, kalben, istemeniz. İsteği belirledikten sonra tüm kaynaklarınızı bu hedefi gerçekleştirmeye odaklamanız gerekiyor. Zira hedefe ulaşmak için çaba ve kaynak lazım. Tüm odağınızı hedefe kilitledikten sonra ise zihniyet devreye giriyor.
Zihniyetin sözlük anlamı anlayış veya düşünüş biçimi. Temelde insanoğlu iki tip zihniyet barındırıyor. Öğrenen zihniyet ve yargılayan zihniyet. Öğrenen zihniyet, isminden de anlaşılacağı gibi, her daim öğrenmeye açık. Öğrenme konusunda sınırları yok. Hiçbir zaman “ben oldum, tamamım” demiyor. Sürekli yolda. Yargılayan zihniyet ise tam tersi. Her konuyla ilgili bir fikri var ve bu fikir tek doğru. Çok şey bildiğini ve artık öğrenmeye ihtiyacı olmadığını, öğretmen konumuna geçtiğini düşünüyor. Başına gelebilecek olumsuzluklar hep başkaları yüzünden oluyor, kendisi kurban.
Hedefinize ulaşmak için öğrenen zihniyette kalmanız çok önemli. Öğrenen zihniyet, bakış açınızı zenginleştiren, sizi meraka sevk eden ve cesaretle yeni durumları deneyimlemeniz sağlayan, yapıcı bir enerjiye sahip. Sizi yolda tutan ve büyüyüp ilerlemenizi sağlayan bir zihniyet.
Hedefinize ulaşmak için Niyet-Odak-Zihniyet üçlüsünün aynı hizada olması ve birbirini desteklemesi önemli. Etrafınızdaki çeldiriciler zaman zaman bu hizayı bozabilir. Bu durumda en büyük çıpanız iradeniz olacak. Hizanın kaydığını hissettiğinizde iradenizle tekrar bu üçlüyü hizalamanız önemli.
Ben doğam gereği ömrüm boyunca hep öğrenen zihniyette oldum. Büyümemi, ilerlememi, yeni konulara el atmamı, hatta 44 yaşımda yeni bir meslek edinme cesaretini göstermemi sağlayan bu zihniyet oldu. Öğrenen zihniyet öğrenilir mi? Elbette. Zihniyetinizin farkına varıp sizi besleyecek ve geliştirecek şekilde evirmeniz yeterli. Bu bir süreçtir, hemen yarın olmayabilir. Niyet ederek, kalben isteyerek bir başlayın bakalım. Yol sizi nereye götürecek, keyifle izleyin.
Sağlıcakla,
“Önce kendi gideceğin yolu öğren, sonra öğretmeye kalk.” Budha
