Ben birini sevdiğim zaman, dünya durur sanki. O kalabalıklar, o kokuşturmalar, her şey anlamını yitirir… Gözüm ondan başkasını görmez. Ne geçmişin yükü, ne geleceğin kaygısı kalır. Sadece o an ve o kişi vardır hayatımda. Sevmek benim için bir tercih değil, bir varoluş biçimi.

Sabah gözümü onun düşüncesiyle açarım. Güne başlama nedenim olur. Akşam yastığa başımı koyarken, içimde onunla geçen hayali bir günün huzuru vardır. O yanımda olsun yada olmasın, sevgim hep onunladır.

Ben sevince tam severim, eksiltmede, bölmeden, saklamadan… Samimi, içten, temiz bir sevgiyle. Hesap yapmam, gururla pazarlık etmem. Sevgimden güç alırım, sevdiğimden değil.

Ama o sevgiyi yaşadığım kişiden ilham bulurum, kendimi onda tamamlarım.

Kimileri için fazla belki. Fazla yoğun, fazla bağlı, fazla sadık… Ama ben böyleyim. Sevmek benim için bir eksilme değil, çoğalma hali. Birini sevdim mi, gözüm başka yollara kaymaz. Çünkü ben sevgiyi bir yön gibi yaşarım: Tek yön, tek kişilik, tek yürek…

Ve şuna inanırım: Gerçek sevgi, bir kişiyi hayatına almak değil; o kişiyi hayatının kendisi yapmaktır.

Çünkü ben sevginin gücüne inanırım. Ve ben bilirim ki, gerçekten seven bir yürek asla kaybetmez. O sevgi bazen karşılık bulur, bazen sadece içimizde yaşar… Ama ne olursa olsun, sevdiğimiz gibi kalırız. Bu da en büyük kazanmadır.

Çünkü aşk, kaybetmeyi değil, içten büyümeyi bilir.
Şimdi size sesleniyorum…
Güzel sevin, temiz sevin.
Yarım kalmasın kalp çırpınışlarınız,
Susarak eksilmesin sevdanız.
Birini sevin; ama eksiltmeden, ezmeden, vazgeçmeden…
Çünkü gerçek sevgi, karşılık beklemeden çoğalır.
Ve unutmayın…
Dünya değişir, insanlar gider gelir…
Ama yürekten sevilen bir insan ömre iz bırakır.