27 Ekim 1957 seçimlerini şimdi çok insan bilmez. Ancak, Google amcadan girip, ekşi sözlük yazınca bulabilirsiniz.
O gün DP ve CHP arsında geçen seçim, Demokrat parti seçimleri kaybettiği halde, radyodan kazandık açıklamaları yaptılar.
Halbuki o gün seçmen listelerindeki CHP’lilerin isimlerinin silindiği, bunun en açıklayıcı ispatı, ilimiz Gaziantep’te yaşanmış.
700 oyla CHP’nin kazandığı seçimi, 1000 oyla biz kazandık sözü ile çıkan olaylar, arkasından, ildeki oyların toplandığı Adliye binasının yakılması gibi yaşanan tatsızlıklar olmuştu.
Ve gelinen noktada CHP’lilerin toplatılması ve ceza evine doldurulması 29 Ekim 1957 Cumhuriyet Bayramı Kutlamasına, CHP’lilerin konmaması ile başlayan olaylar yaşandı.
Hatta askeri uçakların dahi halkın üstünden alçak uçuş yapmaları ve olayların büyümesi, sonrasında CHP’li olanların gözaltına alınmaları, DP’lilerin kimi gösterdiyse, tutuklandığı, sonrası kilise olan o günkü ceza evine saldırı ile baş gösteren olaylardan sonrası, tutuklananların, Adana’ya nakli ve Adana valisinin kabul etmemesi üzerine, Gazianteplilerin Yozgat’a gönderilmesi ve orada yargılanıp ceza alanlar ile Gaziantep’e dönmeme cezası alıp sürgün yaşayanlar oldu.
Belki çoğu gelmemiş ama bazısı yasak kalkınca geri dönmüşlerdi.
İşte o günkü, Milliyet gazetesi yazarı Hasan Pulur’un yazısından alınana kaynak ve ekşi sözlükteki kayıtlardan yola çıkarak, geçmişi bir kez daha hatırlattım. Ancak şu anki yapılan seçim sonucuna bakınca, her şeyi hazırlayan, seçim kütüklerini yazanların kaybettiği halde kazandık demeleri ve itirazları geçmiş 1957 seçimini andırdı.
Bakın ABD’nin bu ülkeye çöreklenmesi 1954’de başlamış bu güne kadar vampir gibi kanımızı emmiştir. Çünkü ülkede halkın ülkenin geleceği değil. Emperyalist güçlerin at koşturmasına siyasiler zemin hazırlamıştır. Bunu yaparken de , halka şirin gözükmek için bazen bıçaklı kavgalı gözükmüşler. Ama kapalı kapılar arkasında pazarlıkları devam etmiş.
Gelin artık halkın iradesini kabul edin. İllaki ben ve beni dediklerim olmalıdan vazgeçin. Ülke ekonomik bir çıkmaza girmiş. Yoksulluk, işsizlik başını almış gidiyor. Bunun sonu hayra alemet değil. Yarın kendiniz de ,kendi kendinizi yargılayacak hale geleceksiniz.