Düşün

 

Yılsonu yaklaşıyor. Anımsatmakta yarar var.

Türklerde çam süsleme geleneği...

Türklerin, tek Tanrılı dinlere girmesinden önceki inançlarına göre, yeryüzünün tam ortasında bir akçam ağacı bulunuyor.

Buna hayat ağacı diyorlar. Bu ağacı, imge olarak bizim bütün halı, kilim ve işlemelerimizde görebilirsiniz.

Türklerde güneş çok önemli. İnançlarına göre gecelerin kısalıp gündüzlerin uzamaya başladığı 22 Aralık'ta gece gündüzle savaşıyor.

Uzun bir savaştan sonra gün geceyi yenerek utku kazanıyor.

İşte bu güneşin utkusu, yeniden doğuşu, Türkler büyük şenliklerle akçam ağacı altında kutluyorlar.

Güneşin yeniden doğuşu, bir yeni doğum olarak algılanıyor.

Bayramın adı

NARDUGAN

(nar=güneş, tugan, dugan=doğan) Doğan güneş.

Güneşi geri verdi diye Tanrı Ülgen'e dualar ediyorlar.

Duaları Tanrıya gitsin diye ağacın altına armağanlar koyuyorlar; dallarına alacalı ipler bağlayarak o yıl için dilekler diliyorlar Tanrıdan...

Bu bayram için, evler temizleniyor. Güzel giysiler giyiliyor. Ağacın çevresinde yırlar söyleyip oyunlar oynuyorlar.

Yaşlılar,büyük babalar, nineler görmeye gidiliyor; bir araya gelerek birlikte yiyip içiliyor.

Yedikleri; yaş ve kuru meyveler, özel yemek ve şekerleme... Bayram, yakınlarla bir araya gelerek kutlanırsa ömür çoğalır, uğur getirirmiş.

Akçam ağacı yalnız Orta Asya'da yetişiyormuş.

Filistin'de bu ağacı bilmezlermiş, bu yüzden olayın, Türklerden Hıristiyanlara geçtiği, bunu da Hunların Avrupa'ya gelişlerinden sonra onlardan görerek aldıkları söyleniyor.

İsa'nın doğumu ile hiç bir ilgisi yok.

"Doğum, güneşin yeniden doğuşu"

Sümerolog

Muazzez İlmiye Çığ

 

**

Hisset

FİKRİ FİRAR

Gelsen

bi demet karanfille

uzak bi şarkıyla

sandıktan çıkmış dünya tatlısı bi şiirle

gelsen.

Usansan bitmeyen yollardan

aynı muhabbet ve aynı iç sıkıntılarından

aynalar bile boğsa seni

çekip bana gelsen.

Minübüste sarsa yüzünü güneş

ışıldasa için

affetsen herkesi, herşeyi, ve tüm geçmişini.

dalgın baksan yüzüne şöförün

çekip bana getirse seni şöför.

Akşamları rüzgarın türküsü

ve İstanbul'un ayazında

küçük bi çocuğun ağlaması

sana beni hatırlatsa.

Ayağınla bi taşı fırlatsan öteye

hastir

çekip bana gelsen.

 

Özlem TUTAR

**

Gülümse

DOĞRUSU         

Yakışıklı ve çok ünlü bir film yıldızı şehre gelmiş, büyük gösterilerle karşılanmıştı. Herkes boynuna sarılmış, iki saat içinde iki bin genç kız, onu yanaklarından öpmüştü. Güç bela oteline geldiği zaman gazeteciler sordular:

-Nasıl buldunuz karşılaşmayı? 2000 genç kız tarafından öpülmenin heyecanını anlatır mısınız?

Ünlü yıldız:

-Doğrusunu isterseniz, dedi. Çok hoşuma gitti. İki saatte iki bin kız tarafından öpülmek harika bir şey.. Ama, bunlardan beğendiğim bir tanesini iki saat süreyle ben öpseydim, daha çok hoşuma gidecekti.

**

Kulağına küpe olsun

Bu dünyada yapılacak, öğrenilecek o kadar çok şey vardı ki, yedi saat uyuyunca kendimi suçlu hissediyordum.

 

Jack London