Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinin. “Mevcut olay/konu/duruma ilişkin ölçüt belirleyerek ölçme yapmayı ve ölçme sonuçlarını belirlediği ölçütlerle karşılaştırarak yargıda bulunmayı ifade eden bütünleşik becerilerden, eleştirel düşünme becerisi “Bireylerin amaçlı olarak ve kendi kontrolleri altında yaptıkları, alışılmış olanların ve kalıpların tekrarının engellendiği, önyargıların, varsayımların ve sunulan her türlü bilginin sınandığı, değerlendirildiği, yargılandığı ve farklı yönlerinin, açılımlarının, anlamlarının ve sonuçlarının tartışıldığı, fikirlerin çözümlenip değerlendirildiği, akıl yürütme, mantık ve karşılaştırmanın kullanıldığı ve sonucunda fikir belirleme, kuramlara veya davranışlara varılan düşünme biçimidir.”
Eleştirel düşünme becerisi, olay/konu/problem veya durumu sorgulamak, sorgulanan olay/konu/problem veya durum ile ilgili akıl yürütmek, akıl yürütmeyle ulaştığı çıkarımları yansıtmak gibi üst düzey düşünme becerileri de gerektirir.
Okullarımızda, sınıflarımızda uyguladığımız eğitim öğretim yöntem ve tekniklerimizle eleştirel düşünme becerisine sahip öğrenciler yetiştirebilmek için bazı stratejileri hayata geçirmek gerekiyor. Bu becerileri şöyle ifade edebiliriz;
-İşbirliği içinde çalışma: Küçük grup içinde öğrenme.
-Örnek olay tartışması: Yaşa uygun öykülerin tartışılması, sonuca vardırılması gibi etkinlikler.
-Soru hazırlama: Anlatılan, okunan veya okunması için eve ek çalışma olarak verilen bir öyküyle ilgili küçük grupların soru hazırlaması.
-Bir okuma materyalini temel alan tartışma, görüş oluşturma, geliştirme ve soru üretme tartışmaları.
-Yazma çalışmaları: Öğrencinin düzeyine uygun bir konuyu araştırarak yazması.
-Diyalog çalışmaları: Küçük grupların yazılı diyaloglar üzerine çalışma yapması, diyaloglar hakkında çocukların görüşlerinin tartışılması.
Bu stratejilere ve okullarımızda uyguladığımız eğitim öğretim tekniklerimize ve eğitim uygulamalarımıza bakıldığında, varolan durumla, eleştirel düşünme becerilerinin kazandırılması noktasında çok büyük açı farkları olduğunu görürüz.
Şöyleki;
-Sınıflardaki oturma düzeni verimli çalışma, grup tartışması, işbirliği içinde çalışma için uygun değildir.
-İlkokul öğrencileri de dahil olmak üzere, kitap okuma ve tartışma şöyle dursun, kitap hakkında fikirleri dahi sorulmamaktadır. Çocuklar sadece kerameti kendinden menkul kitap sınavlarına sokulmaktadır.
-Çocukların tartışma, soru hazırlama, etkinlik hazırlama için zamanları yoktur, bu zaman onlara verilmemektedir.
-Öğrenciler arasında diyalogların düzenlenmesi, özendirilmesi gerektiği gibi yapılmamaktadır.
-Öğrencilerin, birbirlerinin görüşlerini dinlemesi, değerlendirilmesi için uygun ortamlar bulunmamaktadır.
-Çocukların tartışmaya katılması için uygun sınıf ortamı yaratılmamaktadır.
-Çocukların, tartışma yapıyor olsalar dahi bu tartışmaların olumlu yönde dönüştürülmesi için ortam ve zaman yaratılmamaktadır.
Kısacası, eğitim öğretim gerçekliğimiz, çocuklara eleştirel düşünme becerisini kazandırmak bir yana, varolan becerilerini de köreltmeye birebirdir!
Kaynaklar
Eleştirel Düşünme. İpek Gürkaynak. Füsun Üstel. Sami Gülgöz. ERG