Bu hüküm, dersine alan öğretmeni giren sınıf öğretmenlerinin; okulda bulunmaları ve bu saatlerde okul müdürünün vereceği eğitim ve öğretimle ilgili işleri yapmaları hâlinde, ek ders alabileceklerini ifade etmektedir.
Dikkat edilirse, bu hükümde de öğretmenler; Millî Eğitim Bakanlığı Yönetici ve Öğretmenlerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Karar’ın 16'ncı maddesinde sayılan, ders görevinin hangi hallerde yapılmış sayılacağı ile ilgili durumların dışında, ekders görevini yapmış sayılmaktadırlar.
Bu görüş ayrıca, çeşitli nedenlerle öğretmenlerin ek derslerini kesmek isteyen il milli eğitim müdürlüklerine de kötü bir referans olacaktır. Bir örnek vermek gerekirse, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinin birçok yerleşim yerinde, tarım işçiliği vb. nedenlerle eğitim-öğretim eylül ayı yerine, kasım ve hatta aralık ayında başlamaktadır. Bu tür durumlarda, Bakanlığın mantığıyla, köyde tek başına öğrenci bekleyen öğretmenin ek dersini kesmek gerekir.
Böyle bir durum, o bölgelerde görev yapan öğretmenlere ağır bir darbe olacaktır. Bu nedenle, bu bölgelerdeki il-ilçe milli eğitim müdürlükleri, bu durumlarda sözünü ettiğim 18.maddeyi uygulamaktadır.
Milli Eğitim Bakanlığı, ek ders ödemeleriyle ilgili ihtilaflarda, Maliye Bakanlığı mantığıyla, nasıl eder de öğretmenlerin ek derslerini keserim diye düşünüp; Ek Ders Saatlerine İlişkin Karar’ın, 16.maddesini gerekçe göstererek, öğrencilerinin rapor almaları halinde, öğretmenlerin ek ders alamayacaklarını ileri sürmek yerine; Milli Eğitim Bakanlığı gibi düşünüp, 18.maddeyi uygulayarak, bu öğretmenleri, boş geçen bu saatlerde okul müdürünün vereceği eğitim ve öğretimle ilgili işlerde görevlendirmeli, bu görevlerini yapmaları halinde de, ek ders ücretlerini ödemelidir.